deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

Milletvekili Hülagü, Erzurumlular Vakfının programında Alvarlı Efe Hazretlerini anlattı

GÜNCEL 09.01.2024 - 23:24, Güncelleme: 09.01.2024 - 23:25
 

Milletvekili Hülagü, Erzurumlular Vakfının programında Alvarlı Efe Hazretlerini anlattı

Hülagü, Efe Hazretlerinin manevi dünyamıza etkisini anlattı

HABERPİ- Kocaeli Erzurumlular Kültür ve Dayanışma Vakfı tarafından düzenlenen  Erzurum’un manevi büyüklerinden ‘Alvarlı Efe Hazretlerini Anma’ programı Kocaeli Kongre Merkezinde büyük bir katılımla yapıldı. Kocaeli Milletvekili ve Vakıf Danışma Başkanı Prof. Dr. Sadettin Hülagü Efe hazretleriyle ilgili çok önemli bir konuşma yaparak katılımcılardan tam not aldı. Kocaeli Erzurumlular Vakfı Başkanı Ahmet Önal ve yönetiminin ev sahipliğindeki anma programına: Vali Seddar Yavuz, AK Parti Kocaeli Milletvekilleri Prof. Dr. Sadettin Hülagü, AK Parti Kocaeli Milletvekili ve TBMM Güvenlik ve İstihbarat Komisyonu Başkanı Veysel Tipioğlu, İl Jandarma Komutanı kıdemli Albay Murat Bozkurt, AK Parti İl Başkanı Dr. Şahin Talus, KOÜ Rektörü Prof. Dr. Nuh Zafer Cantürk, Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz, Körfez Belediye Başkanı Şener Söğüt, Başiskele Belediye Başkanı Yasin Özlü, MHP İl Başkanı Murat Nuri Demirbaş, İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Akmanşen, Gebze ilçe Milli Eğitim Müdürü Şener, Zeki Gündüz, Tekin Dursun, Ak Parti Dilovası İlçe Başkanı İlhan Yıldırım ile davetliler katıldı. Vakıf Başkanı Önal tüm protokol üyelerine, katılımcılara ve davetlilere teşekkür etti MİLLETVEKİLİ HÜLAGÜ EFE HAZRETLERİNİ ANLATTI Programda Erzurumlular Vakfı Danışma Kurulu Başkanı Kocaeli Milletvekili Prof. Dr. Sadettin Hülagü Alvarlı Efe Hazretleriyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Milletvekili Hülagü Efe hazretlerinin kendisi ve ailesi için bir feyz kaynağı olduğunu da belirterek yaptığı konuşmada şunları söyledi;  Kıymetli Hazirun Sizleri sevgi, saygı, muhabbet ve en kalbi duygularla selamlıyorum. Değerli Misafirler bugün benim için ziyadesiyle özel bir gün… Sebebi ise şahsımı tanıyanların, dostlarımın, yakınımda olanların çok iyi bildiği üzere manevi dünyamızı zenginleştiren gönül dostlarına, onların eserlerine duyduğum büyük ilgidir.  Bu tüm gönül dostları için geçerli olmakla beraber, Muhammed Lütfi namı diger Alvarlı  Efe hazretlerinin benim dünyamda farklı bir yeri var ..Çünkü babamın bizzat sohbetlerinden feyz aldığı, annemin Hazretin oğlu Seyfettin hazretleriyle mülaki olduğu ve sohbetlerinden bu fakire anlattıkları dün gibi hafızamda yerini muhafaza etmektedir. Hayranlıkla takip ettiğim ve maneviyatından feyz aldığım Alvarlı Efe Hazretleri’ni anmak ve anısını yaşatmaktan duyduğum memnuniyeti tarif etmek inanın mümkün değil. Bugün müsaadenizle Efe Hazretleri’ni farklı bir yönüyle değerlendirmek istiyorum. Hayatı, öğretisi, musiki ve divanıyla ilgili şüphesiz ayrıntılı bilgi verilecektir.Günümüzde içinde yaşadığımız hayatın sıkıntılarından, insanın insana zaman zaman verdiği yorgunluktan, sıkıntıların ve sorunların duygu dünyamızı işgal etmesinden kurtulmak için her zaman gönül dostlarına sığınmış, onların mısraları gecenin karanlığında adeta Yakamoz görevi yapmıştır.. Bu yüzden ben hazretin  tasavvuf yolundaki hizmetlerinden bahsetmek istiyorum Her insan yaratılışta islam fıtratıyla dünyaya geldiği  için, anne baba ve çevrenin insanın gelişiminde çok önemli rolleri vardır. Her ne olursa olsun müspet ilimlerle teçhiz edilmiş insanın, kendisine bahşedilen var oluş sırrının kodlarını çözebilmek için; mutlaka bir ehli irfan mektebinden feyizyab olmuş ,Bendey-i Ali Aba Hanedanı Ehli Beyti Muhammed Mustafa tezgahında dokunmuş ,Ahlakı “ inneke leale hulkun azim” sırrıyla  boyanmış bir yol göstericiye ,bir  insanı kamile ihtiyacı vardır. Zaten din eğitimi mevzusunun da temeli budur. İlahi hüviyet emrine tabi, kudretine sığınacağımız  ilahi varlığı bilmek[ ilahi varlığa da Allah kelamı diyoruz] Bir peygamber var orada beyan eden , peygamber olduğu halde Allah kelamı diyoruz. Orada peygamberin sureta varlığı kalmıyor, şahsiyeti maneviye oluyor. Orada vahyen Kuranı natık olan hakikatı anlamak, inanmak ve buluşmak istiyoruz İnsanlara kendi hakikatini bildirmek üzere aynı menbaadan ayni Hakikati insanlara beyan için yüzbinlerce  resuller gönderilmiştir. Binealeyh İslam olmak din değiştirmek değildir. İslam olmak bütün peygamberlerin birleştiği Vahdeti ve edebi ahlakı benimseyerek Egodan kurtulup zevki muhabbetle Allah’ın insanlara bahşettiği her türlü nimeti paylaşmayı bilmek, birlik ve beraberliğin neşesine varmak hümanist, sosyalist, rasyonalist bir mezhebin cemiyeti beşeriye de uyanması ve hakim olması lüzumunu kabul etmek demektir.. Bugünkü savaş yıkım, kan ve gözyaşının hüküm sürdüğü dünyanın, tek ve yegane sebebi bu cemiyeti beşeriyenin tesis edilememesi, Allah kelamı üzere farz olunan manevi varlığın beşer tarafından terk edilmesidir. Bu koşullar altında bize insani melekelerimizi hatırlatacak mihenk taşları olan insan-ı kamile ihtiyaç duyduğumuz kesindir.  Emperyalist Batı tarafından İslamofobi söylemleriyle, şiddetle ilişkilendirilmeye çalışılan mukaddes dinimiz İslam’ın, insan sevgisini ve hümanizmini anlatmak için bu zatların kalemleri en iyi aracıdır. Sanki ağaç kovuğundan çıkmışçasına başka hiçbir kültürü ve felsefi dayanağı umursamadan, düşünce dünyalarının tacirliğini tek taraflı yaparak bir kültür emperyalizmine çevirenlere karşı, ne denli köklü bir kültür ve gelenekten geldiğimizi anlatmanın en güzel yolu Alvarlı Efe Hazretleri gibi mübarek zatların ahlakında görünür olan maneviyatı yaşamaktan geçmektedir. Bugün olduğu gibi o dönemin yani 19. Yüzyılın sonu ve 20. Yüzyılın başının savaş baronları ve sömürgecileri savaş çığlıkları atarken; “Hazer kıl kırma kalbin kimsenin cânını incitme Esir-i gurbet-i nâlân olan insânı incitme Tarîk-i ışkda bi-çâreyi hicrânı incitme Sabır kıl her belâya hâne-yi Rahmân’ı incitme” Bugün kültür adı altında tüm dünyayı sömürgeleştirerek kendilerine yarattıkları zenginliklerin üzerinden ahkam kesenlerin, bütün dünyaya dayattığı mıdır felsefi düşünce,  yoksa Hazret gibi zatların mısralarının derinliğinde bulunan mana mıdır? Bugün, Gazze’de, dün ve bugün hala Arakan’da ve dünyanın bir çok yerinde zulm ile abad olanların bir de İslam Dünyasına ahlak dersi vermeye kalkan bu ahlaksızların kirli yüzleri tüm çıplaklığıyla ortaya çıkmıştır. Görmek istemeyen kadar kör ,duymak istemeyen kadar sağır tam bunlar için biçilmiş roldür... Bizim tarihimizdeki bu zatlara baktığımızda, her birinin ahlakının ve iradesinin, zorluklar karşısında dövülerek çelikten bir iradeye döndüğünü görmek mümkündür. Bizim alimlerimiz, mutasavvıflarımız; bir inziva hayatı içerisinde,dünyadan eteğini çekmiş dünya gerçeğine uzak kişiler değildir.  Bilakis çoğu zaman dünya derdinin tam içine düşmüş toplumun en zorlu zamanlarında onlara yol göstericilik yapmışlardır. Alvarlı Efe Hazretleri’de böyle bir zattır. Erzurum’un işgal edilmesini şu dizelerle anlatır Alvarlı Efe, Kopdu bugün kıyamet Yer yüzi alkan oldi Görülmemiş alamet Kandan bir tufan oldi Osmanlı İmparatorluğu’nun zaafiyet gösterdiği bir anda,  Rusların da çekilmesini fırsat bilen çetecilerin soykırımına karşı, köylerden topladığı altmış kişilik bir müfrezeyle direnmiş, halkın canını ve namusunu korumak için kendini öne atmıştır.  Ruslar’a ait büyük bir silah deposunu ele geçirmiş, akabinde şerefli Türk Ordusu’na katılmış ve ordu ile birlikte Erzurum’a girdiği gün babası şehadet mertebesine erişmiştir. Tüm bu acıları, insanın, insana ettiği zulmü gören büyük zat, ayrım yapmaksızın insanı incitmemeyi vurgulayacak kadar olgun ve dinimizin emrettiği barış fikrini kavramış büyük bir alimdir. En ufak bir düşmanlık veya kan davası gütmeden kendi vatan savunmasını yapan, bu süreç tamamlanınca ise emrolunduğu üzere barış dünyasına geri dönen büyük bir fikir insanıdır.  Ruh gücü ve yüksek himmetiyle bulunduğu muhitte nice alimin yetişmesine aracılık etmiş, herkesin sofrasına ilahi varidattan bir şeyler katarak hemen her kesimi etkilemiş bu büyük zatın gücü kalbiyle, aklının işbirliğinden gelmektedir. Her zaman ilim ve bilimin bir arada olmadığı müddetçe ya kişiyi, ya da toplumu yıkıma götüreceğine inanmış birisi olarak,  Alvarlı Efe Hazretleri ve onun makamındaki gönül sultanlarından öğrenecek çok şeyimiz olduğuna inanıyorum.. Alvarlı Efe Hazretleri gibi gönül sultanları için konuşmamda ifade ettiğim üzere söylenecek çok sözden ziyade alınacak çok misal vardır.  “Adalet, merhamet, insaf gerektirir ehl-i imane Mürüvvet et kıyas-ı nefs ile zulmetme insane” Dizeleri beni en çok etkileyen dizelerden biri olmuştur. Bugün insanlara değer biçerken, onları değerlendirirken düştüğümüz hatalara, kibre kapılmadan ehl-i imanın sahip olması gereken değerleri ne güzel özetlemiş. O yüzden en başta da ifade ettiğim gibi bize dayatılan ve doğrusu budur denilen emperyalist ahlakın karşısında Kuran ve sünnet ahlakını yaşatan bu alimler olduğu için biz küresel zulmü kabul etmiyoruz. Bu ahlakın bir getirisi olarak “Dünya beşten büyüktür” diyen bir Lidere  sahibiz ve bu yolda hareket ediyoruz. Bu yüzden zulme uğrayanların yanında yer alıp, zalimlerle çıkar uğruna iş tutmuyoruz. Zalimlerle iş tutanlarla bir olmak yerine Kuran ve sünnet ahlakından aldığımız feyzi yaşamaya ve yaşatmaya çalışıyor, bunu her dünya işimize yansıtmaya gayret ediyoruz. Müsaadenizle zikrettiğim dünya gerçeklerine karşına manevi hayatımızı ve bizi biz yapan anlayışı, dilim döndüğünce arz etmek istiyorum. Hazreti Kuranda Mü’minûn / 115 اَفَحَسِبْتُمْ اَنَّمَا خَلَقْنَاكُمْ عَبَثاً وَاَنَّكُمْ اِلَيْنَا لَا تُرْجَعُونَ Efehasibtum ennemâ ḣaleknâkum ‘abeśen ve ennekum ileynâ lâ turce’ûn(e) …Sizi sırf boş yere yarattığımızı ve sizin artık huzurumuza geri getirilmeyeceğinizi mi sandınız? ف۪ي كِتَابٍ مَكْنُونٍۙ. Fî kitâbin meknûn(in) لَا يَمَسُّهُٓ اِلَّا الْمُطَهَّرُونَۜ Lâ yemessuhu illâ-lmutahherûn(e) Saklanmış-korunmuş bir Kitap’ta Ona, temiz olanlardan başkaları dokunamaz. Buyruluyor.. Hazreti Kuranin Levhi mahfuz adı altında farklı tanımlamaları yapılmıştır ama o saklanmış sırları , ezelden ebede kadar akıp giden hakikatleri , taharet almış tathir edilmiş eğiticiler ancak öğretebilir. Alemi manadan, o meknun olan hakikatlerden nasipdar olmak sahibinin bir lütfudur. İnsanı kamille mülaki olmak bir nasip meselesidir. Bu mananın,bu hakikatın yaşanması yolu büyük oranda sohbetlerde meşayihin evliyaullahın kelamlarından feyz alınarak   olduğu aşikardır.. Sahibi lütfederse herhangi bir kapı çalınmadan da tecelli edebilir Ezeli istidatın zuhuren tecellisinde adını koyamayacağımız ,tarif edemeyeceğimiz kalıplara   sokamıyacağımız tetiklemeler ,başlangıçlar ve kıvılcımlar vardır, kendi içindeki yanışlarla ,lütfü ilahi ile tekamüller devam edebilir..   Biz sizi abesmi yarattık dönüş sahibine olduğuna göre her insan bu hakikate, bu  yanışa ,bu varışa,  bu uyanışa mazhar olma hakkı ve istidadı vardır. Sahibinin oluşturduğu  bu muhabbet , bu seyri süluk , Mürşid kontrolunde olursa en garantili olanıdır.. Kişinin benlikten kurtulmasıyla tahakkuk eden ibadet gerçek varışa sebep olur. Esas itibarıyla bunların içerisinden neşr ve haşrolunduktan sonra yaradılışın sırrına insan ancak mazhar olur. Bu anlayış bazen bir insanın ömrünü tamamını alabilir. Bazen eksik kalıp seyrüsuluk tamamlanmadan da ömür bitebilir. Gönülden gönüle aktarılan ve gönülde doğan bu hakikatle kişinin varlık evhamının ortadan kalkması icin , her türlü heves ve emelden vaz geçme genel kaidedirİşte Alvarlı Efe hazretleri gibi şahsiyetler bu yolu tekmil eyleyen zzatlardandır. Ancak sahibi lütfederse sıratı mustakimine yönlendirir. Hz Mevlananın beni kabirlerde değil ariflerin gönlünde arayın kelamı hoştur ama   hakikatte ariflerden ziyade bir irfan dalgasının olduğu, ezelden ebede giden, kabdan kaba boşaldığı hakikatini bilmek çok önemlidir. Dünyada türlü türlü diller olsa da hepsinde mana bir olduğu hakikati göz önüne alındığın da, Hakkın değişik isimlerle zuhuruna bir gözle baka bilmekte  ayrı bir hünerdir. Bütün peygamberan ve evliyada dahil olmak üzere aynı hakikati beyan ettiklerini, bu hakikatin tam intikalinin Hz Muhammed SAV ile tamamlandığını bilmek en önemli noktadır. İfşa edilen hakikat tek bir hakikattir .. Hakkın hüviyeti zatiyesinden başka bir şey değildir. Kitaplar kalem denizler mürekkep olsa bu hakikatin milyonda birini  yazmaya yetmeyecektir. Alvarlı Efe dahil olmak üzere isimleri sahibince malum olan Allah dostlarının bu hakikat beyanları sonsuza kadar devam edecektir hiçbir güç ve kuvvet buna engel olamaz ..Bunun olması için insanlığın ortadan kaldırılması gerekir. İnsan olduğu müddetçe bu hakikatin beyanı devam edecektir.Bize ait olduğunu düşündüğümüz duygular insan oğlu var oldukça ortak değerlerdir. Bize muayyen ve müstakil verilen bu emanetin hislerin ve aklın oluşturduğu, sahibince kısa süreli verilen bu gönül zevkini ,sahibini bilerek yaşamaktır asl olan hüner. Sonra toprak olup gidiyor..Sahibinin bisıfatihi tecellisin de hiçbir kimsenin birbirine benzemesinin altında yatan hakikatte , Hz Allahın herşeyi ihata ettiği ve kuşattığıdır. Bir yumurta ve spermden binlerce kitaplar ilimler namütenahi hakikatın beyanı zuhur etmektedir..Bu yolda yolculuk yapmak, hele de yolda rehberlik görevi verilmesi inanılmaz ayrıcalık ve sorumluluktur. İnsanda kemal Hakta zevaldir../ Bu yolculukta hedef Hazreti insana ulaşmaktır./ Şeyh Sadettin Sırrı hazretlerinin beyan ettiği gibi/ Sen sanırsın alem içre bir vücudun var senin/Alemi hiçe indirmiş bu vahiy zan seni/Sen seni terk eyleyince bil ki sen sensiz o sun/Benliğinden geçte idrar et bak sen seni Şeyh Galibin bu dizeleri de aynı anlam üzeredir. Sendedir mahzen-i esrâr-ı mahabbet sende Sendedir mâ’den-i envâr-ı fütüvvet sende Gizli gizli dahi vardır nice hâlet sende Ma’rifet sende hüner sende hakikât sende Nazar etsen yer ü gök duzâh u cennet sende Arş u kürsiyü melek sendedir sende Hoşça bak zâtına kim zübde-i âlemsin sen Merdüm-i dîde-i ekvân olan âdemsin sen Türkçesi Sendedir sevgi sırlarının mahzeni sende. Sendedir yiğitlik nurlarının madeni sende Gizli gizli daha nice haller vardır sende. İrfan sende, ustalık sende, doğruluk sende Bir baksan, yer ve gök, cehennem ve cennet sende. Yüce ve ilahi makamlar ve melekler sendedir elbet sende. Hoşça bak kendine ki kainatın özüsün sen. Bütün yaratıkların gözbebeği olan insansın sen. başka bir Allah dostu Hüseyin Fahreddin Dede Bahariye Mevlevihanesi Serîr-i bezm-gâh-ı fakrı her bir câna vermezler Değil her cânâ yâhû belki cânâna vermezler Efendi umma sen âb-ı hayât-ı bâdeden hisse Anı insâna tahsîs etdiler hayvâna vermezler Kadem rencîde kılma zahmet etme zâhidâ zîrâ Sımât-ı bezm-i 'irfânı kuru 'unvâna vermezler Gidip beyhûde bâr olma miyân-ı cur'a-nûşâna Bu 'işretgâh-ı ma'nâda sana peymâne vermezler Vücûdun hâk-i hırmen etmeyince seng-i gam Fahrî Hakîkat hırmeninden kimseye bir dâne vermezler Hanımlar geri kalır mı Fevziye Camseven Anneden Şiirler Gönül bir lahut ona mahsus mekan yoktur Ebet bir noktayı sevda taallukta zaman yoktur Nası rumuzu hüsnüne dair bu lisanı belagatta Sukut vardır zeban yoktur Sarınca neşe-i- vahdet verir ezdade bin ahenk Olur yek renk bütün eşya o zahirde nihan yoktur Bilir seyran eden canlar o iklimi hakikatte Esen badı muhabbettir o gül şende hazan yoktur Salatı-ı-aşk ile kıldık o mihrabı hürriyette Nidayı Hak ile kaim olanlarda ezan yoktur Ne hoş bir bestedir feryat gönüllerden huruş eder Nevayı ahımı dinle ne gam vardır figan yoktur Gönül mira tına bir bak Tecellayı İlahidir Muhabbet ehline ondan muazzam bir cihan yoktur Eğer hem seri sevda sana maksut ise Fevzi Gönülden gayrı esrara muvafık aşinan yoktur. Bu mana dünyasını kavrayarak sırrın kapısını açmış Allah dostlarını anlamaya çalışarak dünyanın korkutucu hal-i pür melalini değiştirmek ancak mümkündür. Bu anma programlarına, gönül dünyamızın isimlerine rektörlüğüm döneminde Kocaeli Üniversitesi’nde de yer vermiş, Üsküplü Şeyh  Saadettin Sırri Hazretlerini ve Fatih Türbedarı Ahmed Amiş Efendi’yi anmış, eserlerini kitaplaştırmıştık. Bugün de ne mutlu ki Kocaeli Büyükşehir Belediyemizin çabaları ile büyük alim Erzurumlu Alvarlı Efe Hazretleri’ni anıyor belki de bir çok kişiyle ilk defa tanıştırma şerefine nail oluyoruz. Efe hazretleri gibi bu değerleri, bizlere öncülük eden manevi dünyamızı şekillendiren isimleri tanıştırmaya, anlatmaya dünya yaşamını şekillendirirken feyz almaya devam edeceğiz. Çünkü biz Rahman ve Rahim olan Allah’ın insana bahşettiklerinin, peygamberleri, sır kapısını aralamış alimleri aracılığı ile öğrettiklerinin,  insanın bugün yaşadığından çok daha fazlası olduğunu düşünüyoruz. Bu yüzden insan için insanca şeyler yapma yolunda hareket ediyoruz. Bugün Cumhuriyetimizin 100. Yılında bırakırken Türkiye Yüzyılı şiarıyla çıktığımız yolda, tam da bu kültürel geçmişimizden kaynağımızı alıp bu ahlakla dünyada öncü olmayı hedefliyoruz.Bu hedefi, bu hissiyatı paylaşıp, dünyayı algılarken çerçevesini inancımızın ve kültürümüzün tarihsel kökenlerinden alan, burada bizlerle olan sizleri en kalbi duygularla selamlıyor, Sayın Büyükşehir Belediye Başkanımız Doç Dr. Tahir Büyükakın başta olmak üzere emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum.Hepinizi en kalbi duygularla selamlıyor hürmetlerimi kabul buyurmanızı istirham ediyorum.Anlattıklarımda eksiklik ve yanlış anlama olmuşsa bu benim sürçi lisanımdır, can kulağıyla dinlediğimi  sandığım hakikatleri size aktarırken ortaya çıkan  eksiklikler bu fakire aittir. Hepinizi saygı hürmet ve muhabbetle selamlıyorum. Allah’a emanet olun Efendim
Hülagü, Efe Hazretlerinin manevi dünyamıza etkisini anlattı

HABERPİ- Kocaeli Erzurumlular Kültür ve Dayanışma Vakfı tarafından düzenlenen  Erzurum’un manevi büyüklerinden ‘Alvarlı Efe Hazretlerini Anma’ programı Kocaeli Kongre Merkezinde büyük bir katılımla yapıldı. Kocaeli Milletvekili ve Vakıf Danışma Başkanı Prof. Dr. Sadettin Hülagü Efe hazretleriyle ilgili çok önemli bir konuşma yaparak katılımcılardan tam not aldı.
Kocaeli Erzurumlular Vakfı Başkanı Ahmet Önal ve yönetiminin ev sahipliğindeki anma programına: Vali Seddar Yavuz, AK Parti Kocaeli Milletvekilleri Prof. Dr. Sadettin Hülagü, AK Parti Kocaeli Milletvekili ve TBMM Güvenlik ve İstihbarat Komisyonu Başkanı Veysel Tipioğlu, İl Jandarma Komutanı kıdemli Albay Murat Bozkurt, AK Parti İl Başkanı Dr. Şahin Talus, KOÜ Rektörü Prof. Dr. Nuh Zafer Cantürk, Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz, Körfez Belediye Başkanı Şener Söğüt, Başiskele Belediye Başkanı Yasin Özlü, MHP İl Başkanı Murat Nuri Demirbaş, İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Akmanşen, Gebze ilçe Milli Eğitim Müdürü Şener, Zeki Gündüz, Tekin Dursun, Ak Parti Dilovası İlçe Başkanı İlhan Yıldırım ile davetliler katıldı. Vakıf Başkanı Önal tüm protokol üyelerine, katılımcılara ve davetlilere teşekkür etti
ResimResim
MİLLETVEKİLİ HÜLAGÜ EFE HAZRETLERİNİ ANLATTI
Programda Erzurumlular Vakfı Danışma Kurulu Başkanı Kocaeli Milletvekili Prof. Dr. Sadettin Hülagü Alvarlı Efe Hazretleriyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Milletvekili Hülagü Efe hazretlerinin kendisi ve ailesi için bir feyz kaynağı olduğunu da belirterek yaptığı konuşmada şunları söyledi;  Resim

Kıymetli Hazirun
Sizleri sevgi, saygı, muhabbet ve en kalbi duygularla selamlıyorum. Değerli Misafirler bugün benim için ziyadesiyle özel bir gün…
Sebebi ise şahsımı tanıyanların, dostlarımın, yakınımda olanların çok iyi bildiği üzere manevi dünyamızı zenginleştiren gönül dostlarına, onların eserlerine duyduğum büyük ilgidir. 
Bu tüm gönül dostları için geçerli olmakla beraber, Muhammed Lütfi namı diger Alvarlı  Efe hazretlerinin benim dünyamda farklı bir yeri var ..Çünkü babamın bizzat sohbetlerinden feyz aldığı, annemin Hazretin oğlu Seyfettin hazretleriyle mülaki olduğu ve sohbetlerinden bu fakire anlattıkları dün gibi hafızamda yerini muhafaza etmektedir.
Hayranlıkla takip ettiğim ve maneviyatından feyz aldığım Alvarlı Efe Hazretleri’ni anmak ve anısını yaşatmaktan duyduğum memnuniyeti tarif etmek inanın mümkün değil.
Bugün müsaadenizle Efe Hazretleri’ni farklı bir yönüyle değerlendirmek istiyorum. Hayatı, öğretisi, musiki ve divanıyla ilgili şüphesiz ayrıntılı bilgi verilecektir.Günümüzde içinde yaşadığımız hayatın sıkıntılarından, insanın insana zaman zaman verdiği yorgunluktan, sıkıntıların ve sorunların duygu dünyamızı işgal etmesinden kurtulmak için her zaman gönül dostlarına sığınmış, onların mısraları gecenin karanlığında adeta Yakamoz görevi yapmıştır..
Bu yüzden ben hazretin  tasavvuf yolundaki hizmetlerinden bahsetmek istiyorum
Her insan yaratılışta islam fıtratıyla dünyaya geldiği  için, anne baba ve çevrenin insanın gelişiminde çok önemli rolleri vardır. Her ne olursa olsun müspet ilimlerle teçhiz edilmiş insanın, kendisine bahşedilen var oluş sırrının kodlarını çözebilmek için; mutlaka bir ehli irfan mektebinden feyizyab olmuş ,Bendey-i Ali Aba Hanedanı Ehli Beyti Muhammed Mustafa tezgahında dokunmuş ,Ahlakı “ inneke leale hulkun azim” sırrıyla  boyanmış bir yol göstericiye ,bir  insanı kamile ihtiyacı vardır. Zaten din eğitimi mevzusunun da temeli budur. İlahi hüviyet emrine tabi, kudretine sığınacağımız  ilahi varlığı bilmek[ ilahi varlığa da Allah kelamı diyoruz] Bir peygamber var orada beyan eden , peygamber olduğu halde Allah kelamı diyoruz. Orada peygamberin sureta varlığı kalmıyor, şahsiyeti maneviye oluyor. Orada vahyen Kuranı natık olan hakikatı anlamak, inanmak ve buluşmak istiyoruz

İnsanlara kendi hakikatini bildirmek üzere aynı menbaadan ayni Hakikati insanlara beyan için yüzbinlerce  resuller gönderilmiştir.
Binealeyh İslam olmak din değiştirmek değildir. İslam olmak bütün peygamberlerin birleştiği Vahdeti ve edebi ahlakı benimseyerek Egodan kurtulup zevki muhabbetle Allah’ın insanlara bahşettiği her türlü nimeti paylaşmayı bilmek, birlik ve beraberliğin neşesine varmak hümanist, sosyalist, rasyonalist bir mezhebin cemiyeti beşeriye de uyanması ve hakim olması lüzumunu kabul etmek demektir..
Bugünkü savaş yıkım, kan ve gözyaşının hüküm sürdüğü dünyanın, tek ve yegane sebebi bu cemiyeti beşeriyenin tesis edilememesi, Allah kelamı üzere farz olunan manevi varlığın beşer tarafından terk edilmesidir. Bu koşullar altında bize insani melekelerimizi hatırlatacak mihenk taşları olan insan-ı kamile ihtiyaç duyduğumuz kesindir. 
Emperyalist Batı tarafından İslamofobi söylemleriyle, şiddetle ilişkilendirilmeye çalışılan mukaddes dinimiz İslam’ın, insan sevgisini ve hümanizmini anlatmak için bu zatların kalemleri en iyi aracıdır.
Sanki ağaç kovuğundan çıkmışçasına başka hiçbir kültürü ve felsefi dayanağı umursamadan, düşünce dünyalarının tacirliğini tek taraflı yaparak bir kültür emperyalizmine çevirenlere karşı, ne denli köklü bir kültür ve gelenekten geldiğimizi anlatmanın en güzel yolu Alvarlı Efe Hazretleri gibi mübarek zatların ahlakında görünür olan maneviyatı yaşamaktan geçmektedir.
Bugün olduğu gibi o dönemin yani 19. Yüzyılın sonu ve 20. Yüzyılın başının savaş baronları ve sömürgecileri savaş çığlıkları atarken;
“Hazer kıl kırma kalbin kimsenin cânını incitme
Esir-i gurbet-i nâlân olan insânı incitme
Tarîk-i ışkda bi-çâreyi hicrânı incitme
Sabır kıl her belâya hâne-yi Rahmân’ı incitme”
Bugün kültür adı altında tüm dünyayı sömürgeleştirerek kendilerine yarattıkları zenginliklerin üzerinden ahkam kesenlerin, bütün dünyaya dayattığı mıdır felsefi düşünce,  yoksa Hazret gibi zatların mısralarının derinliğinde bulunan mana mıdır?
Bugün, Gazze’de, dün ve bugün hala Arakan’da ve dünyanın bir çok yerinde zulm ile abad olanların bir de İslam Dünyasına ahlak dersi vermeye kalkan bu ahlaksızların kirli yüzleri tüm çıplaklığıyla ortaya çıkmıştır. Görmek istemeyen kadar kör ,duymak istemeyen kadar sağır tam bunlar için biçilmiş roldür...
Bizim tarihimizdeki bu zatlara baktığımızda, her birinin ahlakının ve iradesinin, zorluklar karşısında dövülerek çelikten bir iradeye döndüğünü görmek mümkündür.
Bizim alimlerimiz, mutasavvıflarımız; bir inziva hayatı içerisinde,dünyadan eteğini çekmiş dünya gerçeğine uzak kişiler değildir. 
Bilakis çoğu zaman dünya derdinin tam içine düşmüş toplumun en zorlu zamanlarında onlara yol göstericilik yapmışlardır.
Alvarlı Efe Hazretleri’de böyle bir zattır.
Erzurum’un işgal edilmesini şu dizelerle anlatır Alvarlı Efe,
Kopdu bugün kıyamet
Yer yüzi alkan oldi
Görülmemiş alamet
Kandan bir tufan oldi
Osmanlı İmparatorluğu’nun zaafiyet gösterdiği bir anda,  Rusların da çekilmesini fırsat bilen çetecilerin soykırımına karşı, köylerden topladığı altmış kişilik bir müfrezeyle direnmiş, halkın canını ve namusunu korumak için kendini öne atmıştır. 
Ruslar’a ait büyük bir silah deposunu ele geçirmiş, akabinde şerefli Türk Ordusu’na katılmış ve ordu ile birlikte Erzurum’a girdiği gün babası şehadet mertebesine erişmiştir.
Tüm bu acıları, insanın, insana ettiği zulmü gören büyük zat, ayrım yapmaksızın insanı incitmemeyi vurgulayacak kadar olgun ve dinimizin emrettiği barış fikrini kavramış büyük bir alimdir.
En ufak bir düşmanlık veya kan davası gütmeden kendi vatan savunmasını yapan, bu süreç tamamlanınca ise emrolunduğu üzere barış dünyasına geri dönen büyük bir fikir insanıdır. 
Ruh gücü ve yüksek himmetiyle bulunduğu muhitte nice alimin yetişmesine aracılık etmiş, herkesin sofrasına ilahi varidattan bir şeyler katarak hemen her kesimi etkilemiş bu büyük zatın gücü kalbiyle, aklının işbirliğinden gelmektedir.
Her zaman ilim ve bilimin bir arada olmadığı müddetçe ya kişiyi, ya da toplumu yıkıma götüreceğine inanmış birisi olarak,
 Alvarlı Efe Hazretleri ve onun makamındaki gönül sultanlarından öğrenecek çok şeyimiz olduğuna inanıyorum.. Alvarlı Efe Hazretleri gibi gönül sultanları için konuşmamda ifade ettiğim üzere söylenecek çok sözden ziyade alınacak çok misal vardır. 
“Adalet, merhamet, insaf gerektirir ehl-i imane
Mürüvvet et kıyas-ı nefs ile zulmetme insane”
Dizeleri beni en çok etkileyen dizelerden biri olmuştur. Bugün insanlara değer biçerken, onları değerlendirirken düştüğümüz hatalara, kibre kapılmadan ehl-i imanın sahip olması gereken değerleri ne güzel özetlemiş. O yüzden en başta da ifade ettiğim gibi bize dayatılan ve doğrusu budur denilen emperyalist ahlakın karşısında Kuran ve sünnet ahlakını yaşatan bu alimler olduğu için biz küresel zulmü kabul etmiyoruz.
Bu ahlakın bir getirisi olarak “Dünya beşten büyüktür” diyen bir Lidere  sahibiz ve bu yolda hareket ediyoruz.
Bu yüzden zulme uğrayanların yanında yer alıp, zalimlerle çıkar uğruna iş tutmuyoruz.
Zalimlerle iş tutanlarla bir olmak yerine Kuran ve sünnet ahlakından aldığımız feyzi yaşamaya ve yaşatmaya çalışıyor, bunu her dünya işimize yansıtmaya gayret ediyoruz.
Müsaadenizle zikrettiğim dünya gerçeklerine karşına manevi hayatımızı ve bizi biz yapan anlayışı, dilim döndüğünce arz etmek istiyorum.
Hazreti Kuranda Mü’minûn / 115
اَفَحَسِبْتُمْ اَنَّمَا خَلَقْنَاكُمْ عَبَثاً وَاَنَّكُمْ اِلَيْنَا لَا تُرْجَعُونَ Efehasibtum ennemâ ḣaleknâkum ‘abeśen ve ennekum ileynâ lâ turce’ûn(e) …Sizi sırf boş yere yarattığımızı ve sizin artık huzurumuza geri getirilmeyeceğinizi mi sandınız?

ف۪ي كِتَابٍ مَكْنُونٍۙ. Fî kitâbin meknûn(in) لَا يَمَسُّهُٓ اِلَّا الْمُطَهَّرُونَۜ Lâ yemessuhu illâ-lmutahherûn(e) Saklanmış-korunmuş bir Kitap’ta Ona, temiz olanlardan başkaları dokunamaz. Buyruluyor..
Hazreti Kuranin Levhi mahfuz adı altında farklı tanımlamaları yapılmıştır ama o saklanmış sırları , ezelden ebede kadar akıp giden hakikatleri , taharet almış tathir edilmiş eğiticiler ancak öğretebilir. Alemi manadan, o meknun olan hakikatlerden nasipdar olmak sahibinin bir lütfudur. İnsanı kamille mülaki olmak bir nasip meselesidir. Bu mananın,bu hakikatın yaşanması yolu büyük oranda sohbetlerde meşayihin evliyaullahın kelamlarından feyz alınarak   olduğu aşikardır..

Sahibi lütfederse herhangi bir kapı çalınmadan da tecelli edebilir Ezeli istidatın zuhuren tecellisinde adını koyamayacağımız ,tarif edemeyeceğimiz kalıplara   sokamıyacağımız tetiklemeler ,başlangıçlar ve kıvılcımlar vardır, kendi içindeki yanışlarla ,lütfü ilahi ile tekamüller devam edebilir.. 
 Biz sizi abesmi yarattık dönüş sahibine olduğuna göre her insan bu hakikate, bu  yanışa ,bu varışa,  bu uyanışa mazhar olma hakkı ve istidadı vardır. Sahibinin oluşturduğu  bu muhabbet , bu seyri süluk , Mürşid kontrolunde olursa en garantili olanıdır..
Kişinin benlikten kurtulmasıyla tahakkuk eden ibadet gerçek varışa sebep olur. Esas itibarıyla bunların içerisinden neşr ve haşrolunduktan sonra yaradılışın sırrına insan ancak mazhar olur. Bu anlayış bazen bir insanın ömrünü tamamını alabilir. Bazen eksik kalıp seyrüsuluk tamamlanmadan da ömür bitebilir.

Gönülden gönüle aktarılan ve gönülde doğan bu hakikatle kişinin varlık evhamının ortadan kalkması icin , her türlü heves ve emelden vaz geçme genel kaidedirİşte Alvarlı Efe hazretleri gibi şahsiyetler bu yolu tekmil eyleyen zzatlardandır. Ancak sahibi lütfederse sıratı mustakimine yönlendirir. Hz Mevlananın beni kabirlerde değil ariflerin gönlünde arayın kelamı hoştur ama   hakikatte ariflerden ziyade bir irfan dalgasının olduğu, ezelden ebede giden, kabdan kaba boşaldığı hakikatini bilmek çok önemlidir. Dünyada türlü türlü diller olsa da hepsinde mana bir olduğu hakikati göz önüne alındığın da, Hakkın değişik isimlerle zuhuruna bir gözle baka bilmekte  ayrı bir hünerdir.

Bütün peygamberan ve evliyada dahil olmak üzere aynı hakikati beyan ettiklerini, bu hakikatin tam intikalinin Hz Muhammed SAV ile tamamlandığını bilmek en önemli noktadır. İfşa edilen hakikat tek bir hakikattir .. Hakkın hüviyeti zatiyesinden başka bir şey değildir. Kitaplar kalem denizler mürekkep olsa bu hakikatin milyonda birini  yazmaya yetmeyecektir.

Alvarlı Efe dahil olmak üzere isimleri sahibince malum olan Allah dostlarının bu hakikat beyanları sonsuza kadar devam edecektir hiçbir güç ve kuvvet buna engel olamaz ..Bunun olması için insanlığın ortadan kaldırılması gerekir. İnsan olduğu müddetçe bu hakikatin beyanı devam edecektir.Bize ait olduğunu düşündüğümüz duygular insan oğlu var oldukça ortak değerlerdir. Bize muayyen ve müstakil verilen bu emanetin hislerin ve aklın oluşturduğu, sahibince kısa süreli verilen bu gönül zevkini ,sahibini bilerek yaşamaktır asl olan hüner. Sonra toprak olup gidiyor..Sahibinin bisıfatihi tecellisin de hiçbir kimsenin birbirine benzemesinin altında yatan hakikatte , Hz Allahın herşeyi ihata ettiği ve kuşattığıdır. Bir yumurta ve spermden binlerce kitaplar ilimler namütenahi hakikatın beyanı zuhur etmektedir..Bu yolda yolculuk yapmak, hele de yolda rehberlik görevi verilmesi inanılmaz ayrıcalık ve sorumluluktur.

İnsanda kemal Hakta zevaldir../ Bu yolculukta hedef Hazreti insana ulaşmaktır./ Şeyh Sadettin Sırrı hazretlerinin beyan ettiği gibi/ Sen sanırsın alem içre bir vücudun var senin/Alemi hiçe indirmiş bu vahiy zan seni/Sen seni terk eyleyince bil ki sen sensiz o sun/Benliğinden geçte idrar et bak sen seni

Şeyh Galibin bu dizeleri de aynı anlam üzeredir.

Sendedir mahzen-i esrâr-ı mahabbet sende
Sendedir mâ’den-i envâr-ı fütüvvet sende
Gizli gizli dahi vardır nice hâlet sende
Ma’rifet sende hüner sende hakikât sende
Nazar etsen yer ü gök duzâh u cennet sende
Arş u kürsiyü melek sendedir sende
Hoşça bak zâtına kim zübde-i âlemsin sen
Merdüm-i dîde-i ekvân olan âdemsin sen

Türkçesi
Sendedir sevgi sırlarının mahzeni sende. Sendedir yiğitlik nurlarının madeni sende
Gizli gizli daha nice haller vardır sende. İrfan sende, ustalık sende, doğruluk sende
Bir baksan, yer ve gök, cehennem ve cennet sende. Yüce ve ilahi makamlar ve melekler sendedir elbet sende.
Hoşça bak kendine ki kainatın özüsün sen. Bütün yaratıkların gözbebeği olan insansın sen. başka bir Allah dostu

Hüseyin Fahreddin Dede Bahariye Mevlevihanesi

Serîr-i bezm-gâh-ı fakrı her bir câna vermezler
Değil her cânâ yâhû belki cânâna vermezler
Efendi umma sen âb-ı hayât-ı bâdeden hisse
Anı insâna tahsîs etdiler hayvâna vermezler
Kadem rencîde kılma zahmet etme zâhidâ zîrâ
Sımât-ı bezm-i 'irfânı kuru 'unvâna vermezler
Gidip beyhûde bâr olma miyân-ı cur'a-nûşâna
Bu 'işretgâh-ı ma'nâda sana peymâne vermezler
Vücûdun hâk-i hırmen etmeyince seng-i gam Fahrî
Hakîkat hırmeninden kimseye bir dâne vermezler

Hanımlar geri kalır mı
Fevziye Camseven Anneden Şiirler
Gönül bir lahut ona mahsus mekan yoktur
Ebet bir noktayı sevda taallukta zaman yoktur
Nası rumuzu hüsnüne dair bu lisanı belagatta
Sukut vardır zeban yoktur

Sarınca neşe-i- vahdet verir ezdade bin ahenk
Olur yek renk bütün eşya o zahirde nihan yoktur
Bilir seyran eden canlar o iklimi hakikatte
Esen badı muhabbettir o gül şende hazan yoktur
Salatı-ı-aşk ile kıldık o mihrabı hürriyette
Nidayı Hak ile kaim olanlarda ezan yoktur
Ne hoş bir bestedir feryat gönüllerden huruş eder
Nevayı ahımı dinle ne gam vardır figan yoktur
Gönül mira tına bir bak Tecellayı İlahidir
Muhabbet ehline ondan muazzam bir cihan yoktur
Eğer hem seri sevda sana maksut ise Fevzi
Gönülden gayrı esrara muvafık aşinan yoktur.

Bu mana dünyasını kavrayarak sırrın kapısını açmış Allah dostlarını anlamaya çalışarak dünyanın korkutucu hal-i pür melalini değiştirmek ancak mümkündür.
Bu anma programlarına, gönül dünyamızın isimlerine rektörlüğüm döneminde Kocaeli Üniversitesi’nde de yer vermiş, Üsküplü Şeyh  Saadettin Sırri Hazretlerini ve Fatih Türbedarı Ahmed Amiş Efendi’yi anmış, eserlerini kitaplaştırmıştık. Bugün de ne mutlu ki Kocaeli Büyükşehir Belediyemizin çabaları ile büyük alim Erzurumlu Alvarlı Efe Hazretleri’ni anıyor belki de bir çok kişiyle ilk defa tanıştırma şerefine nail oluyoruz.
Efe hazretleri gibi bu değerleri, bizlere öncülük eden manevi dünyamızı şekillendiren isimleri tanıştırmaya, anlatmaya dünya yaşamını şekillendirirken feyz almaya devam edeceğiz.

Çünkü biz Rahman ve Rahim olan Allah’ın insana bahşettiklerinin, peygamberleri, sır kapısını aralamış alimleri aracılığı ile öğrettiklerinin,  insanın bugün yaşadığından çok daha fazlası olduğunu düşünüyoruz.
Bu yüzden insan için insanca şeyler yapma yolunda hareket ediyoruz.
Bugün Cumhuriyetimizin 100. Yılında bırakırken Türkiye Yüzyılı şiarıyla çıktığımız yolda, tam da bu kültürel geçmişimizden kaynağımızı alıp bu ahlakla dünyada öncü olmayı hedefliyoruz.Bu hedefi, bu hissiyatı paylaşıp, dünyayı algılarken çerçevesini inancımızın ve kültürümüzün tarihsel kökenlerinden alan, burada bizlerle olan sizleri en kalbi duygularla selamlıyor, Sayın Büyükşehir Belediye Başkanımız Doç Dr. Tahir Büyükakın başta olmak üzere emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum.Hepinizi en kalbi duygularla selamlıyor hürmetlerimi kabul buyurmanızı istirham ediyorum.Anlattıklarımda eksiklik ve yanlış anlama olmuşsa bu benim sürçi lisanımdır, can kulağıyla dinlediğimi  sandığım hakikatleri size aktarırken ortaya çıkan  eksiklikler bu fakire aittir. Hepinizi saygı hürmet ve muhabbetle selamlıyorum. Allah’a emanet olun EfendimResim

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.