deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

SANAYİ VE TİCARET BAKANI ERGÜN KARAMÜRSEL’DE

SPOR (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 03.05.2011 - 12:03, Güncelleme: 03.09.2022 - 16:00
 

SANAYİ VE TİCARET BAKANI ERGÜN KARAMÜRSEL’DE

Nihat Ergün: ʹʹKanal İstanbul projesiyle İstanbul Boğazına alternatif kanal inşa edilecek. Bu proje, hem Türkiye hem de Trakya ve İstanbul için çok stratejik bir projeʹʹ -ʹʹBunun içinde insan yok, diyorlar; bu, yüzme havuzu değil kanal projesiʹʹ -ʹʹTürkiye, fakir fukara ülkelere bir takım sosyal yardımlar için 1 milyar dolardan fazla yardım ediyor. Türkiye, yardım alan ülkeler kategorisinden, yardım eden ülkeler kategorisine ulaştı.ʹʹ Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, ʹʹKanal İstanbul projesiyle İstanbul boğazına alternatif bir kanal inşa edilecek. Bu proje, hem Türkiye hem de Trakya ve İstanbul için çok stratejik bir proje. Kimse Türkiyeʹnin bunları yapıp yapamayacağını konuşmuyor, yapabiliriz. ʹBunun içinde insan yokʹ diyorlar; bu yüzme havuzu değil, bu kanal projesiʹʹ dedi. 1 Mayısları artık eskisi gibi tartışmadıklarını söyleyen Ergün ʹʹİtiş kakışların olduğu bir ortamda çalışanlar için bayram havası olsun istiyoruzʹʹ dedi. Herkesi iş sahibi yapabilecek bir ortamı oluşturma hedeflerinin bulunduğunu dile getiren Ergün, ʹʹKuşkusuz birikmiş bir çok problem nedeniyle işsizlik gibi önemli bir sorunla dünya karşı karşıya, ülkemiz de bu sorunları yaşıyor. Büyük bir ekonomik kriz yaşanmasına rağmen Türkiye, makro ekonomik dengelerini korudu, işsizlik rakamlarında büyük artış meydana gelmediʹʹ diye konuştu. Türkiyeʹnin ekonomik büyümesinin 2010 yılında yüzde 9ʹlara yaklaştığını bildiren Ergün, dünyada en hızlı büyüyen ülkelerden biri olduklarını vurguladı. Ergün, şöyle konuştu: ʹʹŞimdi peş peşe yeni yatırım kararları alınıyor. Başlattığımız UMEM Projesi ile yılda 200 bin insanımıza istihdam sağlamayı hedefliyoruz. Honda 400 personel talep etti. Ford, 3. vardiyayı açıyor, 1 milyar dolar yatırım yapacak ve bin yeni işçi çalışacak. Yeni yatırımlar, fabrikalar, tüm bunlar Türkiyeʹde çalışanların sayısını her geçen gün artıracaktır. Bu seviyeyi makul düzeye çekeceğiz. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü vesilesiyle işsizlik konusunun yatırımlarla üretimle halledilebileceğini, yeni istihdam alanları, yeni imkanlar oluşturarak halledilebileceğini görmemiz, bilmemiz lazım.ʹʹ Siyasi istikrarı, güven ortamını, ülkenin makro ekonomik dengelerini koruyarak iş adamlarının yatırım yapmasını ve üretimin artmasını, böylece çalışanların sayısını artmasını sağlamaya çalıştıklarına dikkati çeken Ergün, şöyle devam etti: ʹʹSiyasi istikrar, güven ortamı temin edildi, faiz oranları yüzde 60-70ʹlerden yüzde 6-7ʹlere indi. Bütçe açıkları yüzde 15ʹlerden, yüzde 3ʹlere indi. Güven ortamı temin edildi, bütçe açıkları, faiz, kontrol altına alındı. Önemli, radikal kararlar alındı, istikrarsızlık olsaydı paramızdan altı sıfır atılabilir miydi? Herkes milyonerdi, milyoner olmayan kimse yoktu ama o milyonların alma gücü yoktu, ancak tuvalete gidilebiliyordu. Şimdi paramız, pul olmaktan çıktı, paramız itibar kazandı.ʹʹ HEDEFLER Türkiyeʹnin, 2023 yılına kadar kendine yeni hedefler koyduğunu dile getiren Ergün, ʹʹİhracatımızı 500 milyar dolara, üretimimizi 2 trilyon dolara çıkaracağız, milli gelirimiz fert başına 25 bin doları bulacak ve Türkiye, dünyanın 10 büyük ekonomisinden birisi haline gelecek. İşsizliği önleyecek atılımları bu büyük hedeflerle gerçekleştirmemiz mümkünʹʹ diye konuştu. Türkiyeʹnin doğudan batıya duble yollar, otoyollar, tren yollarıyla Anadoluʹdaki organize sanayi tesislerini liman şehirleriyle buluşturan projeler bulunduğuna değinen Ergün ʹʹBu projelerle Türkiye, 2023ʹe gidiyor. Yeni büyük liman projesiyle 2023ʹe gidiyor. Tüm bunlar, Türkiyeʹnin kalkınmasında rol oynayacakʹʹ dedi. Bu projelerin Kocaeliʹye, Karamürselʹe de yansıyacağını ifade eden Ergün, yapılacak İstanbul-İzmir otoyol projesinin hem Yalovaʹya hem Kocaeliʹye ekonomik katkı sağlayacağını bildirdi. Yakında 3. boğaz köprüsünün ihale edileceğini, Kuzey Marmara otoyolunun, İzmitʹin kuzeyinden geçeceğini anlatan Ergün, ʹʹKaramürselʹden mevcut otoyola ve Kuzey Marmara otoyoluna bir otoyol bağlantısı daha projelendiriyoruz. Bu projelerle şehirlerin de 2023 vizyonunu oluşturduk. Artık Türkiye, büyük projeleri yapabilen bir ülkeʹʹ dedi. İstanbul Boğazıʹnın altından 2 sene sonra trenlerin geçeceğini anlatan Ergün, şöyle devam etti: ʹʹBu projeyi hayata geçiriyoruz. Bazen ʹama bunu Abdülmecit düşünmüştüʹ diyorlar. İyi düşünmüş, o gün bunu yapabilecek gücü, imkanı olmayınca, ondan sonra da kimse ele almayınca biz 21. yüzyılın gerçeklerine göre projelendirdik, finansmanını bulduk, yaptık, bitiriyoruz. Onunla kalmayıp hemen yanına lastikli araçlar için tüp geçidin temelini attık. Türkiye, bu projeleri artık hayal etmiyor, yapıyor ama bakıyorsun her şeye karşı çıkma adeti hala devam ediyor. Birinci Boğaz köprüsüne karşı çıkanlar, ikinciye de karşı çıktı, şimdi üçüncüye de karşı çıkıyorlar. Renkli televizyona bile karşı çıkmışlardı. Türkiye, karşı çıkmalara rağmen ilerliyor. Şimdi Kanal İstanbul projesiyle İstanbul Boğazına alternatif bir kanal inşa edilecek. Bu proje hem Türkiye, hem de Trakya ve İstanbul için çok stratejik bir proje. Kimse Türkiyeʹnin bunları yapıp yapamayacağını konuşmuyor, yapabiliriz. ʹBunun içinde insan yokʹ diyorlar; bu, yüzme havuzu değil, bu, kanal projesi. Buradan gemiler geçecek ama bu insanımızı çok etkileyecek. Bunlar insan odaklı projeler, bu projelerle Türkiye ayağa kalkıyor.ʹʹ YARDIM ALAN DEĞİL VEREN TÜRKİYE Nihat Ergün, Merkez Bankasının döviz rezervinin 100 milyar dolara ulaştığını belirterek, ʹʹBu kaynaklara göz dikenler var. Bu para, ülkenin güven ve istikrarını korumak için orada duruyor. Dünyadaki büyük ekonomik dalgalanmaları görüp, o rezervi tutuyoruz. ʹTürkiyeʹye mali operasyon yapmaya kalksak bunu karşılarʹ diyorlar. ʹPiyasadan 10 milyar dolar para çeksek, döviz fırlar, faiz fırlarʹ diye düşünürlerʹʹ dedi. Ülkeler arasındaki ekonomik rekabetin bazen çok haksız boyutlara ulaştığını gördüklerini tüm bunlara maruz kalmamak için bir rezervin olmasının gerektiğini vurgulayan Ergün, şöyle konuştu: ʹʹHerhangi bir IMF reçetesiyle hareket etmek zorunda değiliz. Siyasi istikrarın Türkiyeʹye kazandırdıklarından birisi budur. Türkiye, 2002 yılında yardım alan ülkelerden birisiydi. 1 milyar dolar bir yerden yardım gelse bu, Türkiye için büyük paraydı. 1 milyar dolar bugün Türkiyeʹnin hayır hasenatıdır. Türkiye, yurt dışında fakir fukara ülkelere bir takım sosyal yardımlar için 1 milyar dolardan fazla yardım ediyor. Türkiye, yardım alan ülkeler kategorisinden, yardım eden ülkeler kategorisine ulaştı. Bu hepimizin gururu.ʹʹ ………………………………………………… KÖY ZİYARETLERİ Bakan Ergün Kocaeli programı çerçevesinde, Karamürsel ilçesinin köylerini ziyaret ederek, halkla sohbet etti Çamçukur Köyü Ziyareti Bakan Ergün, Karamürsel ilçesinin Çamçukur köyünde bir ilköğretim öğrencisinin Türkçe performans ödevine yardımcı oldu. Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Kocaeliʹnin Karamürsel ilçesi Çamçukur köyünde bir ilköğretim okulu öğrencisinin ʹʹTürkçe Performansʹʹ ödevine yardımcı oldu. Çamçukur köyündeki camide vatandaşlarla sohbet eden Bakan Ergün, daha sonra cemaatle birlikte öğle namazı kıldı. Ergün, cami çıkışı, Necdet Calp İlköğretim Okulu 7. sınıf öğrencisi Merve Bölgen ile sohbet etti. Bölgen, Bakan Ergünʹden ʹʹTürkçe Performansʹʹ ödevine yardımcı olmasını istedi. Ergün de küçük Merveʹyi kırmadı. Önce isim ve soy ismini soran, ardından, ʹʹmesleğiniz?ʹʹ sorusunu yönelten Merve Bölgenʹe, mesleğini ʹʹSanayi ve Ticaret Bakanıʹʹ olarak yanıtlayan Ergün, ailesi ve mesleğiyle ilgili sorulara şu cevabı verdi: ʹʹ-Çocukken ne olmak isterdiniz? -Mühendis, ama iktisatçı oldum. -Çocuğunuz var mı? -İkisi mühendis 4 kızım var. -Onlar da Sanayi ve Ticaret Bakanı olmak istiyor mu? -Şu anda istemiyorlar.ʹʹ Karapınar köyü Ziyareti Çamçukur köyü ziyaretinin sonunda köyün anı defterini imzalayan Bakan Ergün, daha sonra Karapınar köyüne geldi. Burada köy halkı ile selamlaşan Ergün, Halk Eğitimi Merkezine ait biçki-dikiş kursunda kadınlarla sohbet etti. Kursiyerler, kursta overlok makinesinin bulunmadığını belirterek, makine alınmasını talep etti. Ergün de ilgileneceğini belirtti. Yapımı devam eden köy camisini de gezen Bakan Ergün, bir kişinin traktörüne binerek sohbet etti. Daha sonra Saadet Partisi üyesi iken AK Partiʹye katılan Alaattin Özalay ile görüşen Bakan Ergün, Özalayʹa parti rozetini de taktı. Akçat köyü ziyareti Ergün, Karapınar köyünü ziyaretinin ardından Akçat köyüne geldi. ʹʹEskiden, ʹbize kimse bir şey yapamaz, ister darbe yapar, istersek hükümeti deviririzʹ diyen adamlar işin öyle olmadığını gördüler.ʹʹ Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, ʹʹEskiden, ʹBize kimse bir şey yapamaz, ister darbe yapar, istersek hükümeti deviririzʹ diyen adamlar işin öyle olmadığını gördülerʹʹ dedi. ʹʹMuhalefet 28 Şubat, e-muhtıra, 27 Nisan düzenini, Cumhurbaşkanlığı seçimindeki müdahaleci sistem düzenini, eski YÖK düzenini geri getirmeye çalışıyorʹʹ diyen Ergün, adayları ve uyguladıkları siyasetin bunu gösterdiğini ifade etti. Göz göre göre o yapının güç kazanmasına katkı sağlanmaması gerektiğini savunan Ergün, bir milletvekili bile fazla olsa ümitlerin artacağına, buna fırsat verilmemesi gerektiğini kaydetti. Ergün, şöyle konuştu: ʹʹAnayasa değişikliği yapacak olsak bir milletvekilinin bile büyük önemi var. Meseleyi milletin önüne getirmek için 330 oya ihtiyaç var. Oraya getirene kadar adamın göbeği çatlıyor. Milletin önüne getirince problem yok, millet ne diyorsa o. Milletimiz Allahʹa şükür demokrasiden, özgürlüklerden, hak ve adaletten, ilerlemeden yana. Milleti beğenmiyorlar, cahil buluyorlar ama millet küçümsedikleri tarzda çoban falan değil. Çobansa da neyi güttüğünü iyi biliyor. ʹÇobanın oyuyla benim oyum aynı mı?ʹ diyen bile var. Aynı değil tabi, çobanın oyu ferasete dayanıyor. Senin çoban, köylü dediğin, Türkiyeʹde olanı biteni ferasetiyle kalp gözüyle görüyor. Herkesin oyu tabi ki eşit. Çok biliyorsan gel Akçat köyüne, çoban, köylü dediğin adamı ikna et, oyunu al. ʹMilletten yüzde 99 oy alsanız yine de kapatırızʹ diyorlar. Milleti ne kadar küçük görüyorlar. Eskiden, ʹBize kimse bir şey yapamaz, ister darbe yapar, istersek hükümeti deviririzʹ diyen adamlar işin öyle olmadığını gördüler. Yanlış yapan hesabını verecek. Artık millete yanlış yapılamayacak.ʹʹ Ergün, sürekli halkın sıkıntılarını dinlediklerini, bir sıkıntı varsa kendilerine iletildiğini ifade ederek, sıkıntıları çözmeye çalıştıklarını bildirdi. Bakan Ergün, şöyle devam etti: ʹʹKarapınar köyünde hayvancılıkla ilgili sorunları olduğunu ilettiler. İşin biraz dengesi bozuldu, ithal hayvan gelmek zorunda kaldı, et fiyatları yükseldi, süt, yem fiyatlarında oynamalar oldu. Ama artık sistem kontrol altına alındı, kimse endişelenmesin.ʹʹ Ergün, daha sonra Yalakdere ve Kızderbent köylerini de ziyaret ederek vatandaşlarla sohbet etti.
Nihat Ergün: ʹʹKanal İstanbul projesiyle İstanbul Boğazına alternatif kanal inşa edilecek. Bu proje, hem Türkiye hem de Trakya ve İstanbul için çok stratejik bir projeʹʹ -ʹʹBunun içinde insan yok, diyorlar; bu, yüzme havuzu değil kanal projesiʹʹ -ʹʹTürkiye, fakir fukara ülkelere bir takım sosyal yardımlar için 1 milyar dolardan fazla yardım ediyor. Türkiye, yardım alan ülkeler kategorisinden, yardım eden ülkeler kategorisine ulaştı.ʹʹ Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, ʹʹKanal İstanbul projesiyle İstanbul boğazına alternatif bir kanal inşa edilecek. Bu proje, hem Türkiye hem de Trakya ve İstanbul için çok stratejik bir proje. Kimse Türkiyeʹnin bunları yapıp yapamayacağını konuşmuyor, yapabiliriz. ʹBunun içinde insan yokʹ diyorlar; bu yüzme havuzu değil, bu kanal projesiʹʹ dedi. 1 Mayısları artık eskisi gibi tartışmadıklarını söyleyen Ergün ʹʹİtiş kakışların olduğu bir ortamda çalışanlar için bayram havası olsun istiyoruzʹʹ dedi. Herkesi iş sahibi yapabilecek bir ortamı oluşturma hedeflerinin bulunduğunu dile getiren Ergün, ʹʹKuşkusuz birikmiş bir çok problem nedeniyle işsizlik gibi önemli bir sorunla dünya karşı karşıya, ülkemiz de bu sorunları yaşıyor. Büyük bir ekonomik kriz yaşanmasına rağmen Türkiye, makro ekonomik dengelerini korudu, işsizlik rakamlarında büyük artış meydana gelmediʹʹ diye konuştu. Türkiyeʹnin ekonomik büyümesinin 2010 yılında yüzde 9ʹlara yaklaştığını bildiren Ergün, dünyada en hızlı büyüyen ülkelerden biri olduklarını vurguladı. Ergün, şöyle konuştu: ʹʹŞimdi peş peşe yeni yatırım kararları alınıyor. Başlattığımız UMEM Projesi ile yılda 200 bin insanımıza istihdam sağlamayı hedefliyoruz. Honda 400 personel talep etti. Ford, 3. vardiyayı açıyor, 1 milyar dolar yatırım yapacak ve bin yeni işçi çalışacak. Yeni yatırımlar, fabrikalar, tüm bunlar Türkiyeʹde çalışanların sayısını her geçen gün artıracaktır. Bu seviyeyi makul düzeye çekeceğiz. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü vesilesiyle işsizlik konusunun yatırımlarla üretimle halledilebileceğini, yeni istihdam alanları, yeni imkanlar oluşturarak halledilebileceğini görmemiz, bilmemiz lazım.ʹʹ Siyasi istikrarı, güven ortamını, ülkenin makro ekonomik dengelerini koruyarak iş adamlarının yatırım yapmasını ve üretimin artmasını, böylece çalışanların sayısını artmasını sağlamaya çalıştıklarına dikkati çeken Ergün, şöyle devam etti: ʹʹSiyasi istikrar, güven ortamı temin edildi, faiz oranları yüzde 60-70ʹlerden yüzde 6-7ʹlere indi. Bütçe açıkları yüzde 15ʹlerden, yüzde 3ʹlere indi. Güven ortamı temin edildi, bütçe açıkları, faiz, kontrol altına alındı. Önemli, radikal kararlar alındı, istikrarsızlık olsaydı paramızdan altı sıfır atılabilir miydi? Herkes milyonerdi, milyoner olmayan kimse yoktu ama o milyonların alma gücü yoktu, ancak tuvalete gidilebiliyordu. Şimdi paramız, pul olmaktan çıktı, paramız itibar kazandı.ʹʹ HEDEFLER Türkiyeʹnin, 2023 yılına kadar kendine yeni hedefler koyduğunu dile getiren Ergün, ʹʹİhracatımızı 500 milyar dolara, üretimimizi 2 trilyon dolara çıkaracağız, milli gelirimiz fert başına 25 bin doları bulacak ve Türkiye, dünyanın 10 büyük ekonomisinden birisi haline gelecek. İşsizliği önleyecek atılımları bu büyük hedeflerle gerçekleştirmemiz mümkünʹʹ diye konuştu. Türkiyeʹnin doğudan batıya duble yollar, otoyollar, tren yollarıyla Anadoluʹdaki organize sanayi tesislerini liman şehirleriyle buluşturan projeler bulunduğuna değinen Ergün ʹʹBu projelerle Türkiye, 2023ʹe gidiyor. Yeni büyük liman projesiyle 2023ʹe gidiyor. Tüm bunlar, Türkiyeʹnin kalkınmasında rol oynayacakʹʹ dedi. Bu projelerin Kocaeliʹye, Karamürselʹe de yansıyacağını ifade eden Ergün, yapılacak İstanbul-İzmir otoyol projesinin hem Yalovaʹya hem Kocaeliʹye ekonomik katkı sağlayacağını bildirdi. Yakında 3. boğaz köprüsünün ihale edileceğini, Kuzey Marmara otoyolunun, İzmitʹin kuzeyinden geçeceğini anlatan Ergün, ʹʹKaramürselʹden mevcut otoyola ve Kuzey Marmara otoyoluna bir otoyol bağlantısı daha projelendiriyoruz. Bu projelerle şehirlerin de 2023 vizyonunu oluşturduk. Artık Türkiye, büyük projeleri yapabilen bir ülkeʹʹ dedi. İstanbul Boğazıʹnın altından 2 sene sonra trenlerin geçeceğini anlatan Ergün, şöyle devam etti: ʹʹBu projeyi hayata geçiriyoruz. Bazen ʹama bunu Abdülmecit düşünmüştüʹ diyorlar. İyi düşünmüş, o gün bunu yapabilecek gücü, imkanı olmayınca, ondan sonra da kimse ele almayınca biz 21. yüzyılın gerçeklerine göre projelendirdik, finansmanını bulduk, yaptık, bitiriyoruz. Onunla kalmayıp hemen yanına lastikli araçlar için tüp geçidin temelini attık. Türkiye, bu projeleri artık hayal etmiyor, yapıyor ama bakıyorsun her şeye karşı çıkma adeti hala devam ediyor. Birinci Boğaz köprüsüne karşı çıkanlar, ikinciye de karşı çıktı, şimdi üçüncüye de karşı çıkıyorlar. Renkli televizyona bile karşı çıkmışlardı. Türkiye, karşı çıkmalara rağmen ilerliyor. Şimdi Kanal İstanbul projesiyle İstanbul Boğazına alternatif bir kanal inşa edilecek. Bu proje hem Türkiye, hem de Trakya ve İstanbul için çok stratejik bir proje. Kimse Türkiyeʹnin bunları yapıp yapamayacağını konuşmuyor, yapabiliriz. ʹBunun içinde insan yokʹ diyorlar; bu, yüzme havuzu değil, bu, kanal projesi. Buradan gemiler geçecek ama bu insanımızı çok etkileyecek. Bunlar insan odaklı projeler, bu projelerle Türkiye ayağa kalkıyor.ʹʹ YARDIM ALAN DEĞİL VEREN TÜRKİYE Nihat Ergün, Merkez Bankasının döviz rezervinin 100 milyar dolara ulaştığını belirterek, ʹʹBu kaynaklara göz dikenler var. Bu para, ülkenin güven ve istikrarını korumak için orada duruyor. Dünyadaki büyük ekonomik dalgalanmaları görüp, o rezervi tutuyoruz. ʹTürkiyeʹye mali operasyon yapmaya kalksak bunu karşılarʹ diyorlar. ʹPiyasadan 10 milyar dolar para çeksek, döviz fırlar, faiz fırlarʹ diye düşünürlerʹʹ dedi. Ülkeler arasındaki ekonomik rekabetin bazen çok haksız boyutlara ulaştığını gördüklerini tüm bunlara maruz kalmamak için bir rezervin olmasının gerektiğini vurgulayan Ergün, şöyle konuştu: ʹʹHerhangi bir IMF reçetesiyle hareket etmek zorunda değiliz. Siyasi istikrarın Türkiyeʹye kazandırdıklarından birisi budur. Türkiye, 2002 yılında yardım alan ülkelerden birisiydi. 1 milyar dolar bir yerden yardım gelse bu, Türkiye için büyük paraydı. 1 milyar dolar bugün Türkiyeʹnin hayır hasenatıdır. Türkiye, yurt dışında fakir fukara ülkelere bir takım sosyal yardımlar için 1 milyar dolardan fazla yardım ediyor. Türkiye, yardım alan ülkeler kategorisinden, yardım eden ülkeler kategorisine ulaştı. Bu hepimizin gururu.ʹʹ ………………………………………………… KÖY ZİYARETLERİ Bakan Ergün Kocaeli programı çerçevesinde, Karamürsel ilçesinin köylerini ziyaret ederek, halkla sohbet etti Çamçukur Köyü Ziyareti Bakan Ergün, Karamürsel ilçesinin Çamçukur köyünde bir ilköğretim öğrencisinin Türkçe performans ödevine yardımcı oldu. Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Kocaeliʹnin Karamürsel ilçesi Çamçukur köyünde bir ilköğretim okulu öğrencisinin ʹʹTürkçe Performansʹʹ ödevine yardımcı oldu. Çamçukur köyündeki camide vatandaşlarla sohbet eden Bakan Ergün, daha sonra cemaatle birlikte öğle namazı kıldı. Ergün, cami çıkışı, Necdet Calp İlköğretim Okulu 7. sınıf öğrencisi Merve Bölgen ile sohbet etti. Bölgen, Bakan Ergünʹden ʹʹTürkçe Performansʹʹ ödevine yardımcı olmasını istedi. Ergün de küçük Merveʹyi kırmadı. Önce isim ve soy ismini soran, ardından, ʹʹmesleğiniz?ʹʹ sorusunu yönelten Merve Bölgenʹe, mesleğini ʹʹSanayi ve Ticaret Bakanıʹʹ olarak yanıtlayan Ergün, ailesi ve mesleğiyle ilgili sorulara şu cevabı verdi: ʹʹ-Çocukken ne olmak isterdiniz? -Mühendis, ama iktisatçı oldum. -Çocuğunuz var mı? -İkisi mühendis 4 kızım var. -Onlar da Sanayi ve Ticaret Bakanı olmak istiyor mu? -Şu anda istemiyorlar.ʹʹ Karapınar köyü Ziyareti Çamçukur köyü ziyaretinin sonunda köyün anı defterini imzalayan Bakan Ergün, daha sonra Karapınar köyüne geldi. Burada köy halkı ile selamlaşan Ergün, Halk Eğitimi Merkezine ait biçki-dikiş kursunda kadınlarla sohbet etti. Kursiyerler, kursta overlok makinesinin bulunmadığını belirterek, makine alınmasını talep etti. Ergün de ilgileneceğini belirtti. Yapımı devam eden köy camisini de gezen Bakan Ergün, bir kişinin traktörüne binerek sohbet etti. Daha sonra Saadet Partisi üyesi iken AK Partiʹye katılan Alaattin Özalay ile görüşen Bakan Ergün, Özalayʹa parti rozetini de taktı. Akçat köyü ziyareti Ergün, Karapınar köyünü ziyaretinin ardından Akçat köyüne geldi. ʹʹEskiden, ʹbize kimse bir şey yapamaz, ister darbe yapar, istersek hükümeti deviririzʹ diyen adamlar işin öyle olmadığını gördüler.ʹʹ Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, ʹʹEskiden, ʹBize kimse bir şey yapamaz, ister darbe yapar, istersek hükümeti deviririzʹ diyen adamlar işin öyle olmadığını gördülerʹʹ dedi. ʹʹMuhalefet 28 Şubat, e-muhtıra, 27 Nisan düzenini, Cumhurbaşkanlığı seçimindeki müdahaleci sistem düzenini, eski YÖK düzenini geri getirmeye çalışıyorʹʹ diyen Ergün, adayları ve uyguladıkları siyasetin bunu gösterdiğini ifade etti. Göz göre göre o yapının güç kazanmasına katkı sağlanmaması gerektiğini savunan Ergün, bir milletvekili bile fazla olsa ümitlerin artacağına, buna fırsat verilmemesi gerektiğini kaydetti. Ergün, şöyle konuştu: ʹʹAnayasa değişikliği yapacak olsak bir milletvekilinin bile büyük önemi var. Meseleyi milletin önüne getirmek için 330 oya ihtiyaç var. Oraya getirene kadar adamın göbeği çatlıyor. Milletin önüne getirince problem yok, millet ne diyorsa o. Milletimiz Allahʹa şükür demokrasiden, özgürlüklerden, hak ve adaletten, ilerlemeden yana. Milleti beğenmiyorlar, cahil buluyorlar ama millet küçümsedikleri tarzda çoban falan değil. Çobansa da neyi güttüğünü iyi biliyor. ʹÇobanın oyuyla benim oyum aynı mı?ʹ diyen bile var. Aynı değil tabi, çobanın oyu ferasete dayanıyor. Senin çoban, köylü dediğin, Türkiyeʹde olanı biteni ferasetiyle kalp gözüyle görüyor. Herkesin oyu tabi ki eşit. Çok biliyorsan gel Akçat köyüne, çoban, köylü dediğin adamı ikna et, oyunu al. ʹMilletten yüzde 99 oy alsanız yine de kapatırızʹ diyorlar. Milleti ne kadar küçük görüyorlar. Eskiden, ʹBize kimse bir şey yapamaz, ister darbe yapar, istersek hükümeti deviririzʹ diyen adamlar işin öyle olmadığını gördüler. Yanlış yapan hesabını verecek. Artık millete yanlış yapılamayacak.ʹʹ Ergün, sürekli halkın sıkıntılarını dinlediklerini, bir sıkıntı varsa kendilerine iletildiğini ifade ederek, sıkıntıları çözmeye çalıştıklarını bildirdi. Bakan Ergün, şöyle devam etti: ʹʹKarapınar köyünde hayvancılıkla ilgili sorunları olduğunu ilettiler. İşin biraz dengesi bozuldu, ithal hayvan gelmek zorunda kaldı, et fiyatları yükseldi, süt, yem fiyatlarında oynamalar oldu. Ama artık sistem kontrol altına alındı, kimse endişelenmesin.ʹʹ Ergün, daha sonra Yalakdere ve Kızderbent köylerini de ziyaret ederek vatandaşlarla sohbet etti.
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.