İŞİN GERÇEĞİ ORTAYA ÇIKTI!

Uludere saldırısı ile, ABD askeri insansız hava araçları arasında bir bağ kurulduğunu kaydeden WSJ, ABDʹli yetkililer ve Pentagonʹun bir iç değerlendirmesine dayanarak operasyonun bir Predatorʹun aktardığı görüntüler üzerine gerçekleştiğini belirtirken, "Uludereʹde sivil kayıplar Pentagonʹda alarmların çalmasına neden oldu" değerlendirmesini yaptı.  ABDʹnin çok satan gazetesi Wall Street Journal, "Türkiyeʹnin Sivillere Saldırısı, ABD Askeri Hava Aracına Bağlandı" başlığını kullandığı haberinde, "Türk ordusunun ABD istihbaratı ile birlikte çalışarak yanlışlıkla Kürt militanları olarak tanımlanan bir sivil konvoyu bombalamasından dört ay sonra ayakta kalanlar ve akrabalar yanıtlar istiyor" spotunu kullandı.  Uludereʹde "sivil kayıplar Pentagonʹda alarmların çalmasına neden oldu" denilen haberde, "Yetkililer, ʹadamlar ve yüklü hayvanları tespit eden, ABDʹli bir Predator insansız hava aracı idiʹ dediler ve Amerikan subaylar, Türkiyeʹyi uyardı" sözleri de kullanıldı.  "SALDIRIP SALDIRMAMA KARARI TÜRK ORDUSUNA AİT"  WSJ, ABD Savunma Bakanlığıʹnın bir iç değerlendirmesine göre, ABDʹli aracın, konvoyun hareketlerini ilettikten sonra ayrılarak müdahale kararını, Türk ordusuna bıraktığını belirtirken üst düzey bir ABD savunma yetkilisine atfen "Bir Amerikan kararı değildi" diye yazdı.  Daha önce "habere konu olmayan ABDʹnin rolü"nün Washingtonʹun yeni stratejisinin risklerini gözler önüne serdiğinin savunulduğu haberde, Obama Yönetiminin gelişmiş insansız hava araçlarını teşvik ettiği bu stratejinin büyük ölçüde bölgesel müttefiklerle işbirliğine dayandığına dikkat çekildi.  "ABD, TÜRKİYEʹDE İSTİHBARAT SAĞLIYOR AMA OPERASYONLARDA YOK"  Türkiyeʹde ABDʹnin, operasyonlar için istihbarat sağlamaya yardımcı olduğunu ancak baskınlarda rol almadığının anlattığı haberde, eski ABDʹli yetkililere atfen "Bu tür düzenlemelerin sakıncalı tarafının ise, ülkelerin, Pentagon ve CIAʹnin kontrol edemediği yollardan kullanabilmesidir" denildi.  WSJ, Washingtonʹun, Türkiyeʹye ABD insansız araçlar yoluyla desteğin 2007ʹde Bush Yönetiminin Ankaraʹda ortak bir istihbarat birimini oluşturmasından bu yana devam ettiğini anımsatırken, bu girişimin, Erdoğan hükümeti ile bağları güçlendirme çabasının bir parçası olduğunu kaydetti.  Söz konusu birimde Türk ve ABDʹli subayların yan yana oturarak Predator araçlardan gelen gerçek zaman video görüntülerini izlediklerini de anlatan gazete, Obama Yönetiminin de, istihbarat paylaşımını artırarak ve Türkiyeʹnin silahlı ve silahsız ABDʹli insansız araçları satın alma talebini destekleyerek Türkiye ile işbirliğini geliştirmek için adımlar attığına da işaret etti  "Mesele her iki taraf için hassastır. Türkiye, ABDʹye dayandı gibi görünmek istemiyor" görüşünü dile getiren gazete, Türkiyeʹye insansız araçlar satışının da önde gelen Kongre üyelerinin muhalefeti ile karşılandığını anımsattı.WSJ, Uludere olayını kastederek "konvoya saldırı, tehlikeleri ortaya koyuyor" savını dile getirdiği haberinde Uludere halkının düşüncelerini de yansıttı.  "TÜRKLERʹİN TALEPLERİNE UYMA STANDART PROSEDÜR"  ABD yetkilileri ve Pentagonʹun değerlendirmesini kaynak göstererek "Konvoyun, videoları izleyen ABDʹli personel tarafından tespit edildiğinde, Irak içinde olduğunu ve Türk sınırına doğru ilerlediğini" yazan WSJ, Ankaraʹdaki istihbarat birimindeki ABDʹli subayların, konvoydaki kişilerin "sivil veya gerilla savaşçıları" olup olmadıklarını söyleyemediklerini ancak bölgede sık sık "gerilla savaşçıların" göründüğünü belirterek "Amerikalılar, Türk muhataplarını uyardılar" dedi. Gazete şöyle devam etti:  "ABD yetkilileri, Predatorʹun ek keşif yapmasının belki Türklerʹe, konvoyun kimliğini tespit etmeye yardımcı olabileceğini söylediler. Ancak, Türk subayları, bunun yerine, aracı uzaktan yöneten Amerikalıları, bunu başka bir yerde uçurmaya yönelttiler. ABD yetkilileri de, Türklerʹin taleplerine uyulmasının standart prosedür olduğunu da ifade ettiler."WSJ, Uludere olayının yeni Anayasa ile ilgili olarak Türkler ile Kürtler arasında konsensüs sağlama çabalarını boşa çıkarmakla tehdit ettiğini de savunduğunu haberinde "Aralıkʹtaki saldırıdan önce Türkiye ile istihbarat paylaşımı çalışmalarında yer alan eski üst düzey bir ABDʹli askeri yetkili, kendi ve subay arkadaşlarının bazen, hedeflerin seçimi konusundaki Türk standartlarından kaygı duyduklarını söyledi" savlarına da yer verdi.