Siz de Gül gibi yapın ve lanetleyin

ADALET BORA- Ne güzel söyledi Bakan Gül; 'Başak Demirtaş’a yönelik çirkin paylaşımı kınıyor, bu ahlaksız ve tahkir edici eylemi en ağır şekilde lanetliyorum. Bir insanın onuru, iffet ve haysiyeti her şeyin üzerindedir. Hukuk, bu terbiyesiz ve provokatif sözlere karşı gereğini yapacaktır''dedi. Bakan Gül'ün bu tavrını alkışlıyorum. Çünkü sözkonusu olan bir kadının namus ve şerefidir. Selahattin Demirtaş'la hesabı olanlar gidip onunla hesaplaşmalı. Karısının namusuna dil uzatarak değil. Çünkü tıpkı dostluk gibi düşmanlık da mertçe ve yiğitçe yapılmalı.. Şunu söylemeliyim ki, HDP benim nazarımda dünde bugünde ve yarında PKK'nın siyasi uzantısıdır ve öylede kalacaktır. Terörün en büyük hamisidir ve bu gerçeği de kimse değişiremez. Ancak burada muhatap HDP değil bir kadındır. Onun için herkesin Bakan Gül kadar cesurca tepki göstermesi ve lanetlemesi gerekiyor. Çünkü bu haysiyetsizliği yapanlar yarın işlerine gelmediği zaman başkalarına da aynı şekilde davranacaklardır.. Evet, Korkakların, kişiliksizliklerin ve haysiyetsizlerin en önemli özelliği, kadınların şeref ve namusuna dil uzatmaktır.. Bu toplumda bunlardan o kadar çok ki. Erekekçe ve mertçe kavga ve konuşmaktan çekinirler. Ya bir klavye başında ya da bir kürsüde, ya da hemcinsleriyle oluşturdukları masalarda başkalarının karısını, kızını, evladını, annesini hedefe koyarlar ve kendi namussuzluklarını başkalarının namusuna dil uzatarak örtbas etmeye çalışırlar.. Ama bilmezler ki kim başkasının şeref ve namusunu ağzına sakız edip namuslu geçinmişse er veya geç onun ne kadar namussuz olduğu ortaya çıkmıştır ve söyledikleriyle imtihan olmadan ölmememiştir ve ölmeyecektir de.. HAÇLI ZİHNİYETİ   Kadının namus ve şerefine dil uzatan hangi dilden hangi dinden, hangi ırktan hangi siyasi kulvarda olursa olsun  insanlık sınıfından kovulmuştur.. Çünkü bu durum ne islami ne de insani bir gelenek değildir. Çünkü müslüman olan hiç bir erkek başkasının namusuna dil uzatmaz. Çünkü İslamiyet kadını yüceltmiştir. Çünkü Peygamber efendimiz savaşta düşman tarafının kadınlarını ve kızlarının onurunu ve şerefini öncelikleri arasına alarak korumuştur.. İşte bu nedenle kadının şeref ve namusuna saldıran zihniyet Yahudi ve Haçlı zihniyetidir.. Uzaklara gitmeye gerek yok yakın tarihin kirli sayfalarında Bosna ve Irak'ta yahudilerin ve haçlı zihniyetinin kadınlara ve kızlara tecavüz ederek kahpeliklerini gösterirken,  Pkk ve IŞID'in de öncelikle kadınları hedef alması da işte hep bu haçlı zihniyetin devamıdır.  Normal sosyal ve siyasal hayatta da bunu yapanlarda bu zihniyetin takipçileri ve destekçileridir. Bu kadar açık ve nettir durum.. İŞTE UNUTAMADIĞIMIZ O ÇİRKİN SÖZLERDEN BİRKAÇI  Bizim topraklarımızda da atalarımız ve dedelerimiz kadını baş tacı etmiştir. Kendi annesine, kızına karısına gösterdiği hasassiyetini karşısındaki düşmanı da olsa ona da aynı saygıyı göstermiştir. Varsa bir derdi gidip erkek erkeğe dövüşmüştür, öylece sorununu ve derdini çözmüştür. Oysa günümüze geldiğimizde erkeklik anlayışı artık başkasının karısına, kızına, annesine saldırmakla eşdeğer olmuş ve bu pis ve kirli yöntem giderek taraftar kazanmaya başlamış.. İşte bu nedenle; Siyasetteki cinsiyetçi saldırılar toplumun geneline yayılınca ortaya mide bulandırıcı ve ne dinde ne imanda olmayan insanlık onurunu ve şerefini ayaklar altına manzaralarla karşılaşıyoruz.. Unutmuş olabilirsiniz biz sadece birkaç örnek hatırlatalım CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 2016 yılında  Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu'na cinsiyetçi çirkin ve iğrenç saldırıda bulunarak;  Aileden sorumlu Bakan da zaten birilerinin önüne yatmış vaziyette o da konuşmuyor." demişti ve bu iğrenç saldırıyı kendi taraftarları da alkışlamıştı.. 2017'de dönemin dönemin TBMM Başkanı  İsmail Kahraman tartıştığı ve parti kurma hazırlığındaki Meral Akşener için  ‘Hı şu Meral Kılıçdaroğlu mu?’ diyerek cinsiyetçi tavrını çirkin bir şekilde ortaya koymuştu.. Üstelik Kahraman ve Akşener bir dönem Bakanlar kurulunda birlikte mesai arkadaşlığı da yapmışlardı.. Buna rağmen bu çirkin söylemde bulunmaktan hiç çekinmemişti.. 2019'da daha önce birlikte siyaset yapan ve yol yürüyen MHP Genel Başkan Yardımcısı, Semih Yalçın İYİ Parti Genel Başkanı Meral  Akşener için “Kucağına oturduğun CHP ile arana mesafe koy” diyerek daha önce Asena diye hitap ettikleri Akşener onlarla yolunu ayırınca gerçek yüzlerini de ortaya koymuştu.. Sonrasında bu iğrenç gelenek hep devam etti. Başarılı kadınlara, siyasetçi kadınlara, ayakları üzerinde durmuş ve toplumda bir adım önce çıkmış kadınlara yönelik bu erkek egemen cinsiyetçi saldırı hep devam etti ve ediyor. Önceki gün de HDP'nin tutuklu eski genelbaşkanı Selahattin Demirtaş'ın eşi Başak Demirtaş'a yönelik sosyal medya hesabından çok çok daha iğrenç paylaşımlar yapan şahıs ve şahıslar oldu. Burada yazılamayacak kadar iğrenç ifadeler..  Onlarda işte saydığımız bu  çirkin ve zararlı zihniyetin küçük larvaları olarak çoğalırken, sağduyulu davranan erkeklerde bu aşağılık hemcinslerinin saldırılarına karşı kadınların şerefini, namusunu, onurunu koruyarak ve onlara yönelik bu çirkefliklere adam gibi duruş göstererek gerçek adam nasıl oluru da  dün olduğu gibi bugünde gösterdiler..Bunlardan biri de Adalet Bakanı Abdulhamit Gül oldu. Gül''Başak Demirtaş’a yönelik çirkin paylaşımı kınıyor, bu ahlaksız ve tahkir edici eylemi en ağır şekilde lanetliyorum. Bir insanın onuru, iffet ve haysiyeti her şeyin üzerindedir. Hukuk, bu terbiyesiz ve provokatif sözlere karşı gereğini yapacaktır.'' dedi Evet gerçek adamlık; kadının namusuna ve şerefine saldırarak değil, dedikodu ederek zenneleşmek değil yiğitçe ve mertçe düşmanınla savaşmaktır.. Böyle adamlar var mı? Var elbette. Başkasının namusunu ve şerefini kendi namus ve şerefi gibi bilen  gerçek adamlara /insanlara selam olsun.  Başkalarının namusuna uzanan dilleri lanetleyenlere selam olsun! Ve kadınların namus ve şerefine dil uzatanlara da binlerce kere lanet olsun!