deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

KORONA’DAN SONRAKİ TÜRKİYE’NİN İLK İPUCU

07.04.2020 - 13:04, Güncelleme: 03.09.2022 - 16:03
 

KORONA’DAN SONRAKİ TÜRKİYE’NİN İLK İPUCU

HP/CENGİZYÜCAK Korona virüs salgınının Dünyada yüzbinlerce ve ülkemizde on binlerce insanın yaşamını elinden aldıktan sonra kısmen sona ereceğine dair bilgilerin ışığında ortaya çıkan ortak görüş "Koronadan sonra Dünyada ve Türkiye'de hiç bir şey eskisi gibi olmayacak" tezi oldu.. Ben de bu görüşe katılanlardanım.. Türkiye'de hiç bir şey eskisi gibi olmayacak.. Peki ne olacak korona'dan sonraki Türkiye'de? Kimilerine göre daha da içine kapanan bir Türkiye kimilerine göre ise Dünya'ya açılarak globalleşen yeni bir Türkiye.. Her ikisinin de artsı ve eksisi tarışılabilir. Lakin yeni Türkiye'nin nasıl olabileceğine dair ilk işaret dün akşam Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan geldi; Erdoğan "Üreten Türkiye" dedi.. Ben Erdoğan'ın bu söylemi, konuşma metni hazırlanmadan önce aklına geldiği için söylediğine inanmıyorum. Bu söylem, Türkiye'nin bin yıllık "Devlet Aklı"nın söylemidir ve de Erdoğan'da Cumhurbaşkanı sıfatı ile bunu seslendiren kişidir.. Şeker Fabrikalarını sattıran Devletten, yeniden Şeker Fabrikaları kuracak veya kurdurtacak olan bir Devlete dönüşmek.... Devlet gördü korona salgınından sonraki Dünyanın ve Türkiye'nin durumunu ve "Yeni dönemde Türkiye üretirse hem bölgenin hem de Dünyanın parlayan yıldızı olur" dedi.. Doğru da denilmiş.. Evet  Türkiye üretirse hem bölgenin hem de Dünyanın parlayan yıldızı olur.. O zaman? O zamanı da belli yapılacak olan da belli; Betona yatırıma ve betondan para kazanmaya dayalı ekonomi modelinden vazgeçilecek, sanayiye ve üretime dayalı ekonomik modele geçilecek.. Sanayi yatırımı yapmak isteyen girişimler kösteklenmeyecek, desteklenecek.. Sanayi ve üretim konusunda beyni, ufku açık kariyer ve liyakat  sahibi isimlerin önü açılacak ve de türlü yöntemlerle haketmedikleri makamlara gelmiş liyakatsız kişilerin, bu üretken isimlerin enselerinde boza pişirmelerine izin verilmeyecek. Endüstri Meslek liseleri ve Sanat Okullarının sayıları arttırılarak,  sanayiye yetişmiş iş gücü oluşturacak kabiliyetli gençler, çekirdekten  dallarında uzmanlaştırılarak yetiştirilecek..    Tüm bunları yapabildiğimiz takdirde üç tarafı dünyaya açılan denizlerle ve limanlarla çevrili ve bir tarafı da Avrupa'nın Kafkasya'dan Asya'ya açılan kapısı olan Türkiye'nin önünü kim kesebilir? Kimse kesemez.. Yeter ki biz bizi kesmeyelim..  

HP/CENGİZYÜCAK Korona virüs salgınının Dünyada yüzbinlerce ve ülkemizde on binlerce insanın yaşamını elinden aldıktan sonra kısmen sona ereceğine dair bilgilerin ışığında ortaya çıkan ortak görüş "Koronadan sonra Dünyada ve Türkiye'de hiç bir şey eskisi gibi olmayacak" tezi oldu..

Ben de bu görüşe katılanlardanım..
Türkiye'de hiç bir şey eskisi gibi olmayacak..

Peki ne olacak korona'dan sonraki Türkiye'de?
Kimilerine göre daha da içine kapanan bir Türkiye kimilerine göre ise Dünya'ya açılarak globalleşen yeni bir Türkiye..

Her ikisinin de artsı ve eksisi tarışılabilir. Lakin yeni Türkiye'nin nasıl olabileceğine dair ilk işaret dün akşam Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan geldi;
Erdoğan "Üreten Türkiye" dedi..

Ben Erdoğan'ın bu söylemi, konuşma metni hazırlanmadan önce aklına geldiği için söylediğine inanmıyorum. Bu söylem, Türkiye'nin bin yıllık "Devlet Aklı"nın söylemidir ve de Erdoğan'da Cumhurbaşkanı sıfatı ile bunu seslendiren kişidir..

Şeker Fabrikalarını sattıran Devletten, yeniden Şeker Fabrikaları kuracak veya kurdurtacak olan bir Devlete dönüşmek....

Devlet gördü korona salgınından sonraki Dünyanın ve Türkiye'nin durumunu ve "Yeni dönemde Türkiye üretirse hem bölgenin hem de Dünyanın parlayan yıldızı olur" dedi..

Doğru da denilmiş..
Evet  Türkiye üretirse hem bölgenin hem de Dünyanın parlayan yıldızı olur..

O zaman?
O zamanı da belli yapılacak olan da belli;

Betona yatırıma ve betondan para kazanmaya dayalı ekonomi modelinden vazgeçilecek, sanayiye ve üretime dayalı ekonomik modele geçilecek..

Sanayi yatırımı yapmak isteyen girişimler kösteklenmeyecek, desteklenecek..

Sanayi ve üretim konusunda beyni, ufku açık kariyer ve liyakat  sahibi isimlerin önü açılacak ve de türlü yöntemlerle haketmedikleri makamlara gelmiş liyakatsız kişilerin, bu üretken isimlerin enselerinde boza pişirmelerine izin verilmeyecek.

Endüstri Meslek liseleri ve Sanat Okullarının sayıları arttırılarak,  sanayiye yetişmiş iş gücü oluşturacak kabiliyetli gençler, çekirdekten  dallarında uzmanlaştırılarak yetiştirilecek..   

Tüm bunları yapabildiğimiz takdirde üç tarafı dünyaya açılan denizlerle ve limanlarla çevrili ve bir tarafı da Avrupa'nın Kafkasya'dan Asya'ya açılan kapısı olan Türkiye'nin önünü kim kesebilir?

Kimse kesemez..
Yeter ki biz bizi kesmeyelim..  

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.