GAZETECİLER KENETLENDİ!

Basın Konseyiʹnden Saldırıya Uğrayan Gazetecilere: Yalnız Değilsiniz Basın Konseyi Yüksek Kurulu, saldırıya uğrayan altı gazeteciye mektup gönderdi: "Kabul edilemez bu saldırılar, halkın haber alma hakkını yok sayma, gazetecileri korkutma ve yıldırma amacı taşımaktadır." Basın Konseyi Yüksek Kurulu, son üç hafta içersinde artış gösteren ve bu süre içersinde saldırıya uğrayan altı gazeteciye mektup gönderdi. Basın Konseyi Başkanı Pınar Türençʹin imzasını taşıyan mektupta, asıl hedefin basın mensuplarının yanı sıra halkın haber alma hakkının yok edilmesi olduğunu belirtildi ve gazetecilere “Yalnız değilsiniz” denildi. Saldırıların planlı olduğu, suçluların cezasız kalmaması için hukuk içinde gereken işlemlerin tarafsızlıkla yapılması istenen mektupta “Aksi halde bu saldırılar sıradanlaşır ve önü alınmaz acılara yol açar” ifadelerine yer verildi. Basın Konseyi’nin saldırıya uğrayan gazeteciler Yeniçağ Gazetesi yazarı Yavuz Selim Demirağ, Oda TV yazarı Sabahattin Önkibar, Antalya’daki Akdeniz’de Yeniyüzyıl Gazetesi yazarı İdris Özyol, Adana’daki Egemen Gazetesi kurucusu Hakan Denizli, Antalya’daki Güney Haberci İnternet Sitesi Sahibi Ergin Çevik ve Kastamonu Ajans 37 muhabiri Mehmet Eren’e gönderdiği mektup şöyle: “Her geçen gün gazeteciliğin tehlikeli hal aldığı Türkiyeʹde son günlerde yaşanan basın mensuplarına saldırılar, maalesef peşi sıra sürdürülmekte. "Yıldırma amacı taşıdığı ortadadır" "Şahsınıza da yapılan aşağılık saldırıda görülmektedir ki, eleştirel gazetecilik yapan meslektaşlarımızın canına kast eden bu olayların sistematik yapıldığı, planlanarak gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır. Saldırganların yöntemleri, aynı merkezden hareket ettikleri izlenimi vermektedir. "Kabul edilemez saldırıların, halkın haber alma hakkını yok sayma, eleştirel gazetecilik yapanları korkutma, gözdağı verme, yıldırma amacı taşıdığı ortadadır. "Habere ulaşmak ve elde ettiği gerçeği kamunun çıkarı doğrultusunda yayınlamakla yükümlü olan gazetecileri hedef haline getirenlerin cezalandırılmaları gerekirken, suçluların serbest bırakılmaları basın camiasında ve toplumda infial yaratmaktadır. "Sansürden boğulma noktasına getirilen medyamız..." "Uzun süredir, sansürden boğulma noktasına getirilen medyamızın, eleştirel gazetecilik yaparken benzer merkezlerden yönlendirilmiş gruplarca sistematik saldırıya maruz kalması, hiçbir demokratik hukuk devletinde kabul görmez. "Bu saldırılar, her ne kadar gazetecileri hedef almışsa da aslında gerçeği öğrenmek isteyen halkı da cezalandırma yöntemi sergilemektedir. "Basın Konseyi Yüksek Kurulu olarak, büyük üzüntü duyduğumuz bu alçakta saldırılar karşısında, size tekrar size tekrar geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Yalnız değilsiniz. "Yetkililerden de suçluların cezasız kalmaması için, hukuk içinde yasal işlemlerin uygulanması yolunda tarafsızlıklarını korumasını ve görevlerini yapmasını istiyoruz. Aksi halde, bu saldırılar sıradanlaşır ve önü alınamaz acılara yol açar." (HA)