deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

DAVUTOĞLU ONLARA KONUŞTU

SİYASET 21.01.2020 - 10:33, Güncelleme: 03.09.2022 - 16:03
 

DAVUTOĞLU ONLARA KONUŞTU

Ak Parti'den ayrılarak Gelecek Partisi'ni kuran Ahmet Davutoğlu, eski partisine yönelik eleştirilerde bulundu. Davutoğlu "Tek adamın yönettiği bir partinin nasıl tükendiğini yaşayarak gördüm" dedi..   Davutoğlu, "Hatalardan ders almayı bilen biriyim. Tek adamın yönettiği bir partinin nasıl tükendiğini bizzat yaşayarak gördüm ve bunu engellemek için çok çaba sarf ettim. Kişilere bağlı partiler kişilerle gider..." dedi. Ahmet Davutoğlu Karar yazarları Ahmet Taşgetiren, Elif Çakır ve Yıldıray Oğur’a konuştu. Davutoğlu'nun yanıtları şöyle: Elif Çakır: Peki Gelecek Partisi siyaseten kendisini nerede konumlandırıyor? Türkiye'de neyi temsil edeceksiniz. Nerede duruyorsunuz. Hangi kesimleri hedefliyorsunuz? Ahmet Davutoğlu: Bunu tek bir cümleyle ifade gerekirse. “Değerlere saygılı özgürlükçü bir partiyiz.” Yani özellikle özgürlükçü bir parti olduğumuzu vurguladık. Ve değerlere saygılı olduğumuzu buna bir sıfat olarak ekledik. Özgürlükçü bir muhafazakar partiyiz demedik. Özgürlüklere saygılı bir muhafazakar parti demedik. Özgürlükçü bir partiyiz. Değerlere saygılıyız. Bu değerleri de programda tanımladık. Bu değerler hem bu toplumun asırların tecrübesinden gelen birikimine dayalı toplumsal değerleridir. Hem cumhuriyetle birlikte gelen kazanımlar, Tanzimat’tan bu yana gelen hukuk ve demokrasi kazanımlarının oluşturduğu değerlerdir. Bütün bunları harmanlayan bir değerler zemini üzerinde bir özgürlükçü parti. "AK Partiyle hesaplaşmak için mi kuruldu bu parti?" Elif Çakır: Ama tabii siz sabah kalkıp yeni bir özgürlükçü parti kuralım diye ortaya çıkmadınız sonuçta. Siyasi partiler tarihine bakıldığında yeni bir partiyi doğuran bir konjonktür var. Adalet, özgürlük alanlarında sıkışmışlıklar, sorunlar var. Ak Parti’yle hesaplaşmak için mi kuruldu bu parti, Türkiye'de merkez sağ siyaset tıkandı bunun yolunu açmak için mi? Ahmet Davutoğlu: Tabii sorunlara hitap ayrı, kendinizi nasıl tanımladığınız ayrı bir şey. Bizim kurduğumuz partinin şu anda en temel meselesi herkese hitap edebilen, herkesi içine alan bir demokrasi kültürünü ortaya çıkarmak. Bu olmadan başka bir şey yapmak mümkün değil. Türkiye'de hukuk problemi var ama hukuk ancak herkesin eşit olarak katılabildiği bir süreçle hayata geçirilebilir. Türkiye’de özgürlük meselesi var. O da herkesin kendisini içinde hissettiği bir süreçle sağlanabilir. Türkiye'de her ideolojik kesim kendi limitlerini gördü. İktidarı tanıdı ve gördü. İslami kesim geldi teorik olarak söylediği şeyleri sınadı. Ve limitlerini gördü. Ben gördüm limitleri. İnsanları böyle iyi yetiştirelim, olmuyor. Sol kesim gördü limitlerini. Kürtler gördü limitlerini. Samimi bir milliyetçi salt Kürt karşıtlığıyla Türkiye’nin birliğinin sağlanamayacağını gördü. Kendisine aşırı güvenen ve diğer kesimlere mütekebbir bir şekilde tepeden bakan ve bir tek kendi doğrusunu dikte etmeye çalışan insanların Türkiye'ye yapabileceği  hiçbir katkı yok artık. Dolayısıyla biz öyle bir siyasi hareket inşa edelim ki limitlerini, sınırlarını görebilecek erdeme sahip insanlardan bir topluluk oluşturalım. "Ben eski AK Partili mi değil mi diye bakmam, sadece ehliyet ve liyakate bakarım" Yıldıray Oğur: Peki oluşturabildiniz mi? Çünkü Kurucular Kurulu’na baktığımızda en azından kamuoyunun tanıdığı isimlerin çoğunun AK Parti kökenli olduğu görülüyor? Ahmet Davutoğlu: Kurucular Kurulu’nu oluştururken bazı kriterler belirledik. Dürüst, saygın, temiz olsun. Yolsuzluklara bulaşmamış olsun. Bulunduğu camiada değer verilen biri olsun. Konusunun ehli olsun. Ayrıca, her kesimden insan olsun ama sadece kendi temsil ettiği kesimin doğrularına inanmış diğer kesimlere kapalı duran kimse olmasın dedik. Mesela bu hareket içerisinde geçmişinde Türk milliyetçiliği çizgisinden gelen isimler olabilir. Ama Türk milliyetçiliğini bütünüyle Kürt karşıtlığına oturtmuş biri Türkiye'ye katkı sunamaz. Bu hareket içinde geçmişte  Kürt hareketi içerinde önemli yer edinmiş arkadaşlar olabilir. Ama şiddeti terörü haklı gösteren biri olamaz. Bu hareket içinde muhafazakar, İslami geçmişten gelen biri olabilir ama inancıyla herkesi rencide eden ve bu değerlere zarar veren biri olamaz. Bu hareket içinde seküler kesimden biri olabilir. Ama jakoben bir seküler olamaz. Bir tek kendini ahlaklı görüp herkese ahlak dersi verip, yolsuzluklara gözünü kapatan bir dindar da bu hareket içinde olamaz. Siyasi hareketin  çerçevesi de burada şekillendi. Ve gerçekten gurur duyuyorum. Ak Parti’nin devamı mı değil mi sorusu bağlamında öyle bir heyet oluşturduk ki kimse bunu tek bir partiyle ilişkilendiremez. Tek bir partinin ismiyle sınırlayamaz. 16 kişilik başkanlık kurulunda AK Parti’de milletvekilliği veya il başkanlığı yapmış arkadaş sayısı 6. 16 bakanlığa karşılığı 16 kişilik bir kurul. Bu kurulda da Ak Parti’den gelen 3 veya 4 kişi var. Ben eski AK Partili mi değil mi diye bakmam, sadece ehliyet ve liyakate bakarım. "Tek adamın yönettiği bir partinin nasıl tükendiğini bizzat yaşayarak gördüm" Ahmet Taşgetiren: Partide çeşitlilik var ama partide lidere de ihtiyaç var. O dengeyi nasıl tutturacaksınız. Çünkü sizin baskın bir lider olduğunuz, partinin de kadro değil lider partisi olacağı hakkında kanaatler de var. Ahmet Davutoğlu: Bu tür durumlarda uygulamalara bakılmalı. Parti kurulduktan bu yana takriben geçen bir aylık sürede en az 30 arkadaşımız parti adına ya da şahsi görüşlerini ifade etmişler. Ben hatalardan veya olumlu tecrübelerden ders almayı bilen biriyim. Ben tek adamın yönettiği bir partinin nasıl tükendiğini bizzat yaşayarak gördüm. Ve bunu engellemek için çok çaba sarf ettim. O zaman Sayın Cumhurbaşkanı’na şunu ifade ettim. “Efendim benim bir liderlik meselem yok, siz bu partiyi kurdunuz müsaade ederseniz bu partiyi kurumsallaştırırız. Ve bu parti öyle sağlam temele dayanıyor ki yüzlerce yıl da yaşayabilir. Ama kurumsallaştırmazsak yaşayamaz. Kişilere bağlı partiler kişilerle birlikte gider.” Bunu hem cumhurbaşkanına hem de partide birçok kez söyledim. Herkes de biliyordu benim en temel hedefim Ak Parti’yi kurumsallaştırmaktı. Şimdi bütün bunları yaşamış birisi olarak yeni kuracağım bir partide varlığı liderine bağlı bir yapıya izin verir miyim? Şimdi bütün o birikim üzerinde iddiam ve tezim şu; ifrat ve tefritten kaçmak lazım. Şimdi biri şöyle derse hiç lider olmadan parti kurulsun bu bürokraside de iş hayatında da entelektüel hayatta da insan doğasına aykırı bir şeydir..

Ak Parti'den ayrılarak Gelecek Partisi'ni kuran Ahmet Davutoğlu, eski partisine yönelik eleştirilerde bulundu. Davutoğlu "Tek adamın yönettiği bir partinin nasıl tükendiğini yaşayarak gördüm" dedi..

 

Davutoğlu, "Hatalardan ders almayı bilen biriyim. Tek adamın yönettiği bir partinin nasıl tükendiğini bizzat yaşayarak gördüm ve bunu engellemek için çok çaba sarf ettim. Kişilere bağlı partiler kişilerle gider..." dedi.


Ahmet Davutoğlu Karar yazarları Ahmet Taşgetiren, Elif Çakır ve Yıldıray Oğur’a konuştu. Davutoğlu'nun yanıtları şöyle:

Elif Çakır: Peki Gelecek Partisi siyaseten kendisini nerede konumlandırıyor? Türkiye'de neyi temsil edeceksiniz. Nerede duruyorsunuz. Hangi kesimleri hedefliyorsunuz?
Ahmet Davutoğlu: Bunu tek bir cümleyle ifade gerekirse. “Değerlere saygılı özgürlükçü bir partiyiz.” Yani özellikle özgürlükçü bir parti olduğumuzu vurguladık. Ve değerlere saygılı olduğumuzu buna bir sıfat olarak ekledik. Özgürlükçü bir muhafazakar partiyiz demedik. Özgürlüklere saygılı bir muhafazakar parti demedik. Özgürlükçü bir partiyiz. Değerlere saygılıyız. Bu değerleri de programda tanımladık. Bu değerler hem bu toplumun asırların tecrübesinden gelen birikimine dayalı toplumsal değerleridir. Hem cumhuriyetle birlikte gelen kazanımlar, Tanzimat’tan bu yana gelen hukuk ve demokrasi kazanımlarının oluşturduğu değerlerdir. Bütün bunları harmanlayan bir değerler zemini üzerinde bir özgürlükçü parti.

"AK Partiyle hesaplaşmak için mi kuruldu bu parti?"
Elif Çakır:
Ama tabii siz sabah kalkıp yeni bir özgürlükçü parti kuralım diye ortaya çıkmadınız sonuçta. Siyasi partiler tarihine bakıldığında yeni bir partiyi doğuran bir konjonktür var. Adalet, özgürlük alanlarında sıkışmışlıklar, sorunlar var. Ak Parti’yle hesaplaşmak için mi kuruldu bu parti, Türkiye'de merkez sağ siyaset tıkandı bunun yolunu açmak için mi?

Ahmet Davutoğlu: Tabii sorunlara hitap ayrı, kendinizi nasıl tanımladığınız ayrı bir şey. Bizim kurduğumuz partinin şu anda en temel meselesi herkese hitap edebilen, herkesi içine alan bir demokrasi kültürünü ortaya çıkarmak. Bu olmadan başka bir şey yapmak mümkün değil. Türkiye'de hukuk problemi var ama hukuk ancak herkesin eşit olarak katılabildiği bir süreçle hayata geçirilebilir. Türkiye’de özgürlük meselesi var. O da herkesin kendisini içinde hissettiği bir süreçle sağlanabilir.

Türkiye'de her ideolojik kesim kendi limitlerini gördü. İktidarı tanıdı ve gördü. İslami kesim geldi teorik olarak söylediği şeyleri sınadı. Ve limitlerini gördü. Ben gördüm limitleri. İnsanları böyle iyi yetiştirelim, olmuyor. Sol kesim gördü limitlerini. Kürtler gördü limitlerini. Samimi bir milliyetçi salt Kürt karşıtlığıyla Türkiye’nin birliğinin sağlanamayacağını gördü. Kendisine aşırı güvenen ve diğer kesimlere mütekebbir bir şekilde tepeden bakan ve bir tek kendi doğrusunu dikte etmeye çalışan insanların Türkiye'ye yapabileceği  hiçbir katkı yok artık. Dolayısıyla biz öyle bir siyasi hareket inşa edelim ki limitlerini, sınırlarını görebilecek erdeme sahip insanlardan bir topluluk oluşturalım.

"Ben eski AK Partili mi değil mi diye bakmam, sadece ehliyet ve liyakate bakarım"
Yıldıray Oğur:
Peki oluşturabildiniz mi? Çünkü Kurucular Kurulu’na baktığımızda en azından kamuoyunun tanıdığı isimlerin çoğunun AK Parti kökenli olduğu görülüyor?
Ahmet Davutoğlu: Kurucular Kurulu’nu oluştururken bazı kriterler belirledik. Dürüst, saygın, temiz olsun. Yolsuzluklara bulaşmamış olsun. Bulunduğu camiada değer verilen biri olsun. Konusunun ehli olsun. Ayrıca, her kesimden insan olsun ama sadece kendi temsil ettiği kesimin doğrularına inanmış diğer kesimlere kapalı duran kimse olmasın dedik. Mesela bu hareket içerisinde geçmişinde Türk milliyetçiliği çizgisinden gelen isimler olabilir. Ama Türk milliyetçiliğini bütünüyle Kürt karşıtlığına oturtmuş biri Türkiye'ye katkı sunamaz. Bu hareket içinde geçmişte  Kürt hareketi içerinde önemli yer edinmiş arkadaşlar olabilir. Ama şiddeti terörü haklı gösteren biri olamaz. Bu hareket içinde muhafazakar, İslami geçmişten gelen biri olabilir ama inancıyla herkesi rencide eden ve bu değerlere zarar veren biri olamaz. Bu hareket içinde seküler kesimden biri olabilir. Ama jakoben bir seküler olamaz. Bir tek kendini ahlaklı görüp herkese ahlak dersi verip, yolsuzluklara gözünü kapatan bir dindar da bu hareket içinde olamaz. Siyasi hareketin  çerçevesi de burada şekillendi. Ve gerçekten gurur duyuyorum. Ak Parti’nin devamı mı değil mi sorusu bağlamında öyle bir heyet oluşturduk ki kimse bunu tek bir partiyle ilişkilendiremez. Tek bir partinin ismiyle sınırlayamaz. 16 kişilik başkanlık kurulunda AK Parti’de milletvekilliği veya il başkanlığı yapmış arkadaş sayısı 6. 16 bakanlığa karşılığı 16 kişilik bir kurul. Bu kurulda da Ak Parti’den gelen 3 veya 4 kişi var. Ben eski AK Partili mi değil mi diye bakmam, sadece ehliyet ve liyakate bakarım.

"Tek adamın yönettiği bir partinin nasıl tükendiğini bizzat yaşayarak gördüm"
Ahmet Taşgetiren: Partide çeşitlilik var ama partide lidere de ihtiyaç var. O dengeyi nasıl tutturacaksınız. Çünkü sizin baskın bir lider olduğunuz, partinin de kadro değil lider partisi olacağı hakkında kanaatler de var.
Ahmet Davutoğlu: Bu tür durumlarda uygulamalara bakılmalı. Parti kurulduktan bu yana takriben geçen bir aylık sürede en az 30 arkadaşımız parti adına ya da şahsi görüşlerini ifade etmişler. Ben hatalardan veya olumlu tecrübelerden ders almayı bilen biriyim. Ben tek adamın yönettiği bir partinin nasıl tükendiğini bizzat yaşayarak gördüm. Ve bunu engellemek için çok çaba sarf ettim. O zaman Sayın Cumhurbaşkanı’na şunu ifade ettim. “Efendim benim bir liderlik meselem yok, siz bu partiyi kurdunuz müsaade ederseniz bu partiyi kurumsallaştırırız. Ve bu parti öyle sağlam temele dayanıyor ki yüzlerce yıl da yaşayabilir. Ama kurumsallaştırmazsak yaşayamaz. Kişilere bağlı partiler kişilerle birlikte gider.” Bunu hem cumhurbaşkanına hem de partide birçok kez söyledim. Herkes de biliyordu benim en temel hedefim Ak Parti’yi kurumsallaştırmaktı. Şimdi bütün bunları yaşamış birisi olarak yeni kuracağım bir partide varlığı liderine bağlı bir yapıya izin verir miyim? Şimdi bütün o birikim üzerinde iddiam ve tezim şu; ifrat ve tefritten kaçmak lazım. Şimdi biri şöyle derse hiç lider olmadan parti kurulsun bu bürokraside de iş hayatında da entelektüel hayatta da insan doğasına aykırı bir şeydir..

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.