Başkan Büyükgöz'den Hünkar Çayırı ile ilgili önemli açıklama

HABERPİ-Gebze Belediyesinin düzenlediği programla Fatih Sultan Mehmed Han vefatının 541.yıldönümünde vefat ettiği Hünkar Çayırında dualarla anıldı. Programa ev sahibi Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz, Gebze Müftüsü Selçuk Kılıçbay, Gebze belediye başkan yardımcıları Dursan Ali Arslan, Sedat Çelik,İlçe Jandarma Komutanı Üsteğmen Muharrem Poyrazoğlu, Gebze Yeniden Refah İlçe Başkanı Engin Kılıç, STK başkanları, oda başkanları, siyasi parti ilçe başkanları katıldı.. HÜNKAR ÇAYIRI TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK PANORAMİK MÜZESİ OLACAK Anma programında Hünkar Çayırı projesiyle ilgili de açıklama yapan Başkan Büyükgöz; Burada  Fatih Sultan Mehmet'in Hanın şahsiyetine yakışır bir şekilde düzenlemesi yapılacak.195 dönümlük arazi üzerinde büyükşehir belediyemizin de yatırım programıyla Türkiyenin en büyük panoramik müzesi yer alacak. Fatih Sultan Mehmet Hanın hatırasını burada yaşatacağız.Önümüzdeki yıl bu zamanlar burada yepyeni bir Hünkar Çayırı alanıyla karşılaşacağız. Ata sporlarımızın da yer aldığı bir bölüm de yer alacak.  Burası sadece Gebze için değil hem ülkemiz hem de uluslararası nitelikte bir turizm destinasyonu olacak. Biz Fatih sultan Mehmeti rahmetle şükranla yadediyoruz.Makamı cennet olsun. Bizlerde onlara layık nesiller oluruz inşallah' dedi  MERHAMET MEDENİYETİ İLE BATI MEDENİYETİ ARASINDAKİ FARKTIR FATİH SULTAN MEHMET HAN .Başkan Büyükgöz Batının yıkıcı ve zalim politikalarını da örnek göstererek Fatih Sultan Mehmet Han'ın merhamet medeniyetinin temsilcisi olduğunu belirterek: 541 yıl önce büyük hakan FatihSultan Mehmet Han burada vefat etti. O öyle bir kimliğe ve kişiliğe sahipti ki 7 tane lisan bilen hem teknik, hem fiziki bakımdan bilgi sahibi hem de aynı zamanda bir şairdi. Sadece  tek yönüyle yetişmiş bir deha komutan değil aynı zamanda edebiyatçı ve bilim adamı ve ruh dünyasına hitap eden bir insandı. Mükemmel yetiştirilmişti. O hiç bir zaman öldürmek üzere hiç bir yeri fethetmeyi amaçlamadı. Şehrin herhangi bir köşesine bir top atmayı düşünmedi. Saray Bosna'nın fethi buna en güzel örnektir. Bu neyi göstergesi,  rahmet medeniyetinin yaşatmak imar etmek inşaa etmek ruhunun bir tecellisiydi. Bugün bakıyoruz Ukranya'da var gücüyle herşeyi yıkmak üzerine kurulmuş bir anlayış . Batının girdiği her yerde kan, gözyaşı ve yıkım var.Suriyede, Irakta, yemende nerede batı varsa yıkım var, azap var, gazap var, zalimlik var ölüm var, kan var , yetimler var, zulüm var , öksüzler var,  fakir fukara var.  İşte böyle bir medeniyet farklılığı var. ' dedi