Biz deprem acısının ne demek olduğunu, yeryüzünün nasıl yasa büründüğünü en iyi bilenlerdeniz..
Ne zaman ülkemin veya dünyanın bir köşesinde bir deprem olsa, yüreğimizden vuruluruz.. Yeniden ve sil baştan 1999 depremini yaşarız.. 
Dün gibi
Hiç geçmeyecek gibi
Hiç geçmedi zaten
Dev ve korkunç bir sarsıntı
Yer ve gök aynı anda iniltilerle feryatlarla ve korkunç bir sessizlikle imtihan edildi 1999 Marmara depreminde..
Çaresizliği
İmkansızlığı
Büyük acıların suskunluğunu öğretti bize..
Dostlarımızı
Arkadaşlarımızı
Tanıdıklarımızı
Binlerce insanımızı kaybettik o gece.. Ve bir daha gün aydınlanmadı yürekerimizde.. Halen dün gibi hatırlarız.. Evlerin nasıl birer beton yığınına dönerek insanlarımızı yuttuğunu.. Hiç unutmadık.. Acımız hiç geçmedi.. Ve Şimdi Elazığ ve Malatya depremiyle sarsıldık.. Yüreğimizden vurulduk 6.8'le.. 
Kalbimiz ve dualarımız enkaz altındaki kardeşlerimizin sağ salim çıkması için çarpıyor..
Dileklerimiz de dualarımızda onlar için
Canımız öyle sıkkın
Moralimiz öyle bozuk ki.. Gün ile gece yine nefes almıyor.. Kalbimizde derin bir deprem titreşimi.. Marmara gibi.. Elazığ gibi, Malatya gibi.. Sadece sarsılan yer değil, hepimizi sarsttı çok uzaklarda da olsa Elazığ depremi.. Ve evet, mutlaka daha beteri de var ve gördük.. Allah bu ülkeye bir daha altından kalkamayacağı felaketler göstermesin
Üzgünüz çok çok üzgünüz  Elazığ.. 
Üzgünüz, çok çok üzgünüz Malatya.. 
Deprem bu! sözü de bitiriyor, çareyi de bitiriyor.. Bunu en iyi biz biliyoruz! Elazığ, Malatya acınız acımızdır, kederiniz yüreğimizde ve  dularımız sizinle.. Rabbim yar ve yardımcınız olsun!