YALANCI!

Adamlar vardır Bilirsiniz adam olmadıklarını Yüzlerinden Ellerinden Dillerinden Yürüyüşlerinden Bakışlarından pislik akar.. Tek beslendikleri nokta iftira, yalan ve düzenbazlıktır Hırsızlar aynı zamanda Hafif okur yazarlar.. O nedenle, Ne dünyaya dair ve ne de ülkeye dair bir fikirleri ve zikirleri yoktur.. Dinleri-imanları paradır.. O nedenle tokmağı gördüklerinde sinerler, Kemik gördüklerinde ortaya çıkarlar.. Özleri olmadığı için sözleri de yalandır.. Anadoluda böyle tipler için ‘meşrepsiz’ derler.. Kopuk derler ve en güzeli de; suya götür ama bir daha getirme böylelerini derler.. Ah gözünü sevdiğim Anadolu.. Bunlardan o kadar çok görmüştür ki, her biri için bir atasözü bulmak zorunda kalmış.. Bu her dönemin kalpazanı adamlar varya; bunlar dansözlere taş çıkartacak cinstendirler.. Bakmayın erkek gibi göründüklerine, o pantolanların üstüne giydirin bir etek, ala bir şey olup çıkarlar ortaya.. Konsomatrisliği sadece kadınlar mı yapıyor sanıyorsunuz, yanılıyorsunuz.. İşte etrafınızda ‘ adam’ diye gördüğünüz onlarcasının konsomatrislere taş çıkartan hikayeleri vardır.. Ağızları başka konuşur, yüzleri başka türlü oynar.. Kemik toplayıcı güruhun en önemli özelliği ise; şahsiyetsizlik, cibilliyetsizlik, yalancılık ve iftiracılık.. Said Nursi der ki; zalimler için yaşasın cehennem. Üstadın söylediğine bir ekleme yapıyoruz; şeref ve haysiyetten nasipsiz, başkalarına iftira atmayı kendine görev bilen tüm pislikler için de; yaşasın cehennem.. Burada herkesi kandırıp, kendinize mazlum ve masum tasması takmış olabilirsiniz; gerçeğin kendisi sizin boynunuzda bir yafta gibi duruyor, siz göremiyorsunuz ama biz çok iyi okuyoruz!.. Bilesiniz. Tolstoyʹun çok güzel bir sözü var ama siz bilmezsiniz ben hatırlayatım; İnsanları yalan söylediklerinde dinlemeyi severim. Çünkü; olmak istedikleri ama olamadıkları insanları anlatırlar. -Leo Tolstoy-