AKPʹLİ VEKİLİN KOCASINDAN ERDOĞANʹA ŞOK CEVAP

Dağıʹnın "Peki, ecdadın İstanbul’u bu muydu?" başlıklı yazısının bir bölümü şöyle Muhteşem Yüzyıl’daki Süleyman bizim bildiğimiz ‘ecdadımız’ Kanuni değilse, köprülerle, gökdelenlerle silueti bozulan bu İstanbul bize ‘ecdad’ın bıraktığı İstanbul mu? Hatta bu siluet 1994’te Tayyip Erdoğan’ın devraldığı İstanbul’un mu silueti? İslam ile coğrafyanın bu denli iç içe geçtiği, birbirini gergef gibi işlediği bir başka mekân bilmiyorum. İslam ve İslam’ın cami mimarisi bir şehre bu kadar mı yakışır, o şehre bu kadar mı kimlik verir? Ben İslam’ın bir şehre bu kadar ‘oturduğuna’ başka bir yerde tanık olmadım. Tepelerindeki camileriyle oluşan İstanbul silueti ‘ecdadımız’ın en değerli miraslarından. ..... Bir yandan İstanbul’un tarihî siluetini boz, öte yandan da kabahatini örtmek için Çamlıca’ya daha büyüğünü dik! Olmaz... Geçenlerde Taraf’tan Andrew Finkel çok çarpıcı bir gözlemde bulunuyordu; ‘Gerçek bir Sinan camisinin manzarasını imha edip sonra da karşısına onun taklidini diken bir şehir, ’ daha doğrusu bu şehri yöneten ‘muhafazakârlık’ nasıl bir şeydir?‘Muhafazakârlar’ değilse kim ‘muhafaza’ edecekti İstanbul’un siluetini? Ya muhafazakârlık kavramında bir sorun var veya İstanbul’da çok ‘rant var’. İstanbul’un bozulan siluetinin kefareti Çamlıca’da ‘çakma’ bir tarih inşa etmek olamaz.