deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

YARINI BEKLEYEMEDİ!

SPOR (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 17.08.2011 - 22:31, Güncelleme: 03.09.2022 - 16:01
 

YARINI BEKLEYEMEDİ!

Dün kazanmıştık bugün niye kaybediyoruz Bir kere daha yarını bekleyemedim. Kim bilir kaçıncı defa bekleyemiyorum. Şehit haberleri geldikçe, içimdeki o ıstırap depreşiyor. Bir şeyler boğazıma sarılıyor, çaresizim. Ne yapacağımı bilemiyorum. Yapabildiğim tek şey, “Yarını bekleyememek.” Çünkü hançereme yapışan o feryat bekleyemez. Şarapnel gibi kendimi berhava ederim. *** Her şey önceden belli. Anneler ağlayacak; şehit cenazelerinde tabutun başındakiler ağlayacak; ekranların başındakiler ağlayacak. Bir millet ağlayacak. Benim senaryom da belli. Bir şeyler boğazıma tıkanacak. İçimdeki öfke, akacak bir kanal, çığneyecek bir bend arayacak. Başka birilerinin senaryoları da hazır. O da yarını beklemeden askerinin yakasına yapışacak. Teröristi unutup, pusuya düşen arkadaşını kurtarmaya koşan komutanın, çavuşunun, onbaşısının, erinin yakasına yapışacak; “Niye pusuya düştün”, “Niye oraya değil de şuraya konuşlandın.” Siyasetçinin senaryosu da hazır. İktidarı, “Kanı yerde kalmayacak” diyecek. Muhalefeti, “Asker artık senin elinde, niye yakasına yapışmadın” diyecek. *** İşte böylece, senaryosu önceden yazılmış bir “Kırmızı pazartesi” cinayeti daha işlenecekti ve işlendi.. Herkes biliyordu, herkes bekliyordu… Herkesin senaryosu hazırdı. Ve bu harala gürele içinde kimse de çıkıp sormayacak. “Yahu arkadaş bu millet, 2000 yılında aynı ordusuyla gerilla savaşını kazanmıştı. Bugün niye kaybediyor?” Hadi hepimiz kendimize bu soruyu soralım. Eğer bizde yürek varsa, vicdan varsa; akıl izan denen şeyin on binde biri kalmışsa; Ve bu ülkeyi gerçekten seviyorsak; Hadi hep birlikte soralım. “Neden…” Kimse sinsilik yapmasın; elini taşın altından çekip, öyle, “Ben demiştim, ben yapmıştım” ayağına yatmasın. “Ben yapacağım” afra tafrası da artık kesmiyor. Kimse, o dolma gibi işaret parmağını kaldırıp, dünü, bugünü suçlamasın. Dünün de hatası var; bugünün de… Görünen o ki, yarının da olacak. *** İşte; 8 genç daha gitti… Dün kazanmıştık, bugün kaybediyoruz. Şimdi sorma zamanı. Dün gerçekten kazanmış mıydık? Bugün gerçekten kaybetmek üzere miyiz? Ama önce millet olarak şunun cevabını vermeliyiz. Kazanmak nedir? ERTUĞRUL ÖZKÖK-HÜRRİYET
Dün kazanmıştık bugün niye kaybediyoruz Bir kere daha yarını bekleyemedim. Kim bilir kaçıncı defa bekleyemiyorum. Şehit haberleri geldikçe, içimdeki o ıstırap depreşiyor. Bir şeyler boğazıma sarılıyor, çaresizim. Ne yapacağımı bilemiyorum. Yapabildiğim tek şey, “Yarını bekleyememek.” Çünkü hançereme yapışan o feryat bekleyemez. Şarapnel gibi kendimi berhava ederim. *** Her şey önceden belli. Anneler ağlayacak; şehit cenazelerinde tabutun başındakiler ağlayacak; ekranların başındakiler ağlayacak. Bir millet ağlayacak. Benim senaryom da belli. Bir şeyler boğazıma tıkanacak. İçimdeki öfke, akacak bir kanal, çığneyecek bir bend arayacak. Başka birilerinin senaryoları da hazır. O da yarını beklemeden askerinin yakasına yapışacak. Teröristi unutup, pusuya düşen arkadaşını kurtarmaya koşan komutanın, çavuşunun, onbaşısının, erinin yakasına yapışacak; “Niye pusuya düştün”, “Niye oraya değil de şuraya konuşlandın.” Siyasetçinin senaryosu da hazır. İktidarı, “Kanı yerde kalmayacak” diyecek. Muhalefeti, “Asker artık senin elinde, niye yakasına yapışmadın” diyecek. *** İşte böylece, senaryosu önceden yazılmış bir “Kırmızı pazartesi” cinayeti daha işlenecekti ve işlendi.. Herkes biliyordu, herkes bekliyordu… Herkesin senaryosu hazırdı. Ve bu harala gürele içinde kimse de çıkıp sormayacak. “Yahu arkadaş bu millet, 2000 yılında aynı ordusuyla gerilla savaşını kazanmıştı. Bugün niye kaybediyor?” Hadi hepimiz kendimize bu soruyu soralım. Eğer bizde yürek varsa, vicdan varsa; akıl izan denen şeyin on binde biri kalmışsa; Ve bu ülkeyi gerçekten seviyorsak; Hadi hep birlikte soralım. “Neden…” Kimse sinsilik yapmasın; elini taşın altından çekip, öyle, “Ben demiştim, ben yapmıştım” ayağına yatmasın. “Ben yapacağım” afra tafrası da artık kesmiyor. Kimse, o dolma gibi işaret parmağını kaldırıp, dünü, bugünü suçlamasın. Dünün de hatası var; bugünün de… Görünen o ki, yarının da olacak. *** İşte; 8 genç daha gitti… Dün kazanmıştık, bugün kaybediyoruz. Şimdi sorma zamanı. Dün gerçekten kazanmış mıydık? Bugün gerçekten kaybetmek üzere miyiz? Ama önce millet olarak şunun cevabını vermeliyiz. Kazanmak nedir? ERTUĞRUL ÖZKÖK-HÜRRİYET
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.