deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

Cumhurbaşkanı Erdoğanʹdan tarihi bir yazı

(İHA) - İhlas Haber Ajansı | 03.07.2019 - 11:16, Güncelleme: 03.09.2022 - 16:01
 

Cumhurbaşkanı Erdoğanʹdan tarihi bir yazı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Çinʹin önemli basın organlarından olan “Global Times” gazetesinde “Türkiye ve Çin: Ortak Gelecek Vizyonu Olan İki Ülke” başlıklı bir makalesi yayımlandı. Makalesinde Türkiye-Çin ilişkilerine dair önemli değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "yeni dünya sistemi ortaya çıkmaya başladı, Türkiye ve Çinʹe büyük sorumluluklar düşüyor" dedi. Çinʹin ʹGlobal Timesʹ gazetesinde yayımlanan makalesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan şu ifadelere yer verdi: "Yeni bir dünya sisteminin ortaya çıkmaya başladığı bu dönemde Türkiye ve Çin’e büyük sorumluklar düşüyor. Coğrafi uzaklıklarına rağmen Türkiye ve Çin, yüzyıllarca yakın ekonomik ve kültürel iş birliği içinde olmuştur. Asya’nın en doğusunda ve Asya’nın en batısında yer alan iki kadim medeniyete sahip olan Çinliler ve Türkler, tarihi İpek Yolu’nun koruyuculuğunu üstlenerek ticaret ve kültürel etkileşimin gelişmesinde insanlığa büyük katkı sağladılar. Türkiye, Kuşak ve Yol girişimini güçlü şekilde desteklemiş hatta girişime 2013’te verdiği destekle bunu yapan ilk ülkelerden biri olmuştur. Ülkelerimiz arasında yüzyıllar boyunca devam etmiş bu iş birliği günümüzde de Çin Devlet Başkanı değerli dostum Sayın Şi Cinping’in öncülük ettiği Kuşak ve Yol girişimi ile daha da güçlenerek devam ediyor. Türkiye’nin öncülük ettiği Orta Koridor girişimi Kuşak ve Yol girişiminin merkezinde yer almaktadır. Türkiye’den başlayıp demiryolu ile Gürcistan’dan Azerbaycan’a, buradan da Hazar Denizi’ni aşarak Türkmenistan ve Kazakistan’ı takiben Çin’e ulaşan Orta Koridor, Kuşak ve Yol projesinin en önemli bileşenlerinden birini oluşturmaktadır. Türkiye’nin hayata geçirdiği Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Projesi, İstanbul Boğazı’na inşa edilen 3. köprü Yavuz Sultan Selim Köprüsü, İstanbul Boğazı’nın altından geçen Marmaray ve Avrasya tünelleri, Çanakkale Boğazı’nda inşasına başlanan 1915 Çanakkale Köprüsü, bölünmüş yollar, otobanlar, hızlı tren hatları, lojistik üsleri ve tüm iletişim altyapısı; Orta Koridor projesi kapsamında gerçekleştirilen altyapı yatırımlarıdır. Tüm bu projeler, Kuşak Yol Projesi’nin Pekin ile Londra arasındaki bağlantıyı sağlama hedefine doğrudan katkı sunacaktır. Orta Koridor’un sağladığı zaman avantajı ve mevsim etkilerinden bağımsız 12 ay boyunca hizmet verebilecek bir güzergâh olması nedeniyle Kuşak ve Yol projesine çok büyük katkılar sunacağına inanıyorum. Bu kapsamda Kuşak ve Yol projesini, Orta Koridor ile entegre etmek için Çinli dostlarımız ile çalışmaya devam edeceğiz. Karşılıklı saygı ve ortak çıkarlar doğrultusunda sürekli olarak gelişen Türkiye ve Çin ilişkileri 2010 yılında Stratejik İlişki seviyesine yükselmiştir. Şimdi de ʹkazan kazanʹ anlayışıyla gelişen ilişkilerimizi Kuşak ve Yol girişimi ile paylaştığımız ortak gelecek vizyonu doğrultusunda daha üst seviyelere çıkarmayı amaçlıyoruz. Türkiye ve Çin, Batılı ülkelere göre geç kalkınmaya başlamış olmaları nedeniyle ortaya çıkan gelişmişlik farkını 21. yüzyılda kapatmayı amaçlayan ülkelerdir. Dünya üzerinde hakkettiği yerleri alması hedefine bu yüzyılda ulaşmak Çinliler için ʹÇin rüyasıʹ, biz Türkler için de ʹTürk rüyasıʹdır. Çin, Çin Komünist Partisinin kuruluşunun 100. yılı olan 2021 ve Çin Halk Cumhuriyeti’nin 100. yılı olan 2049’a yönelik kalkınma hedefleri gibi Türkiye’nin de, kuruluşunun 100. yılı olan 2023 ve 2053 yıllarına ilişkin hedefleri bulunmaktadır. Ülkelerimizi birer refah toplumuna dönüştürmeye yönelik bu hedefler Türkiye ve Çin’in birlikte paylaştıkları başka bir ortak gelecek vizyonudur. İkili ilişkilerimizde artan iş birliği toplumlarımız arası etkileşimi yoğunlaştırmakta ve turizm alanında da önemli kazanımlar sağlamaktadır. Çin’de 2018 yılının Türkiye Turizm Yılı olarak kutlanmaktadır. Bu kapsamda ülke genelinde onlarca etkinlik gerçekleştirilmektedir. Bu doğrultuda Türkiyeʹyi ziyaret eden Çinli turist sayısında da son yıllarda önemli artışlar yaşandığını görmek memnuniyet vericidir. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile birlikte belirlediğimiz "1 milyon Çinli turist" hedefine yönelik yürütülen çalışmalar, iki ülke arasındaki ilişkiyi ileriye taşıyacaktır. Çinli iş insanlarına çağrı Çin ile karşılıklı ticaret hacmini, her iki ülkenin çıkarlarına hizmet etmeye yönelik daha dengeli ve sürdürülebilir bir temele dayalı şekilde mevcut seviyesinin önce iki katı olan 50 milyar dolara, sonra 100 milyar dolara çıkarmanın hedeflerimiz arasında bulunduğu bilinmeli. Bu noktada Çinli iş adamlarını Asya ve Avrupaʹnın kesiştiği nokta ile Kuşak ve Yol projesinin kalbinde yer alan ülkemize yatırım yapmaya çağırıyorum. Unutmayalım ki Türkiyeʹye yapacağınız yatırım sadece 82 milyonluk genç ve dinamik nüfusu ile dünyanın 16. büyük ekonomisine yapacağınız yatırım değil aynı zamanda ülkemizin hinterlandında bulunan 1,6 milyarlık bir nüfusa ve 24 trilyon dolarlık bir gayri safi milli hasılaya yapılan bir yatırımdır. Hepsinden önemlisi Türkiyeʹye yapılan yatırım Kuşak ve Yol projesi ve hepimiz için yeni bir gelecek oluşturma rüyamıza yapılan yatırımdır. Türkiye, Çin ile iş birliğini her alanda geliştirmeye sarsılmaz biçimde bağlıdır. Eğitim alanında ortak üniversiteler kurulması yönünde ilk adımı atarak bu alanda çok daha yakın çalışma yürütülebilecektir. Savunma sanayinde son yıllarda hayata geçirdikleri özgün projeler ile kendi teknoloji ve üretim güçlerini dünyaya ispatlamış Türkiye ve Çin’in bu alanda da iş birlikleri gerçekleştirebileceğini düşünüyorum. Bugün dünya ciddi küresel meydan okumalar ile karşı karşıyadır ve ekonomik küreselleşme derinleşirken, küresel serbest ticaret sistemine yönelik tehditler, bütün dünya ekonomileri için tehdit oluşturmaktadır. Halen tek kutuplu bir dünyada yaşadığımız gibi bir yanlış anlayışın ürünü olan bu tehditler, dünya barış ve istikrarını da zedelemektedir. Türkiye olarak dünya barışı, güvenliği ve istikrarının korunması, çok taraflılığın teşvik edilmesi ve serbest ticaretin sürdürülmesi gibi alanlarda Çin ile aynı vizyonu paylaşıyoruz. Dünyanın çok kutuplu yeni denge arayışı içerisinde olduğu günümüzde bütün insanlığın ortak çıkarını gözetecek yeni bir uluslararası sistem inşasına ihtiyaç olduğu apaçık ortadadır. Bu yeni sistemin inşası sürecinde de insanlık tarihinin en kadim medeniyetleri olan Türkiye ve Çin’e tekrar büyük görevler düşmektedir."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Çinʹin önemli basın organlarından olan “Global Times” gazetesinde “Türkiye ve Çin: Ortak Gelecek Vizyonu Olan İki Ülke” başlıklı bir makalesi yayımlandı. Makalesinde Türkiye-Çin ilişkilerine dair önemli değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "yeni dünya sistemi ortaya çıkmaya başladı, Türkiye ve Çinʹe büyük sorumluluklar düşüyor" dedi. Çinʹin ʹGlobal Timesʹ gazetesinde yayımlanan makalesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan şu ifadelere yer verdi: "Yeni bir dünya sisteminin ortaya çıkmaya başladığı bu dönemde Türkiye ve Çin’e büyük sorumluklar düşüyor. Coğrafi uzaklıklarına rağmen Türkiye ve Çin, yüzyıllarca yakın ekonomik ve kültürel iş birliği içinde olmuştur. Asya’nın en doğusunda ve Asya’nın en batısında yer alan iki kadim medeniyete sahip olan Çinliler ve Türkler, tarihi İpek Yolu’nun koruyuculuğunu üstlenerek ticaret ve kültürel etkileşimin gelişmesinde insanlığa büyük katkı sağladılar. Türkiye, Kuşak ve Yol girişimini güçlü şekilde desteklemiş hatta girişime 2013’te verdiği destekle bunu yapan ilk ülkelerden biri olmuştur. Ülkelerimiz arasında yüzyıllar boyunca devam etmiş bu iş birliği günümüzde de Çin Devlet Başkanı değerli dostum Sayın Şi Cinping’in öncülük ettiği Kuşak ve Yol girişimi ile daha da güçlenerek devam ediyor. Türkiye’nin öncülük ettiği Orta Koridor girişimi Kuşak ve Yol girişiminin merkezinde yer almaktadır. Türkiye’den başlayıp demiryolu ile Gürcistan’dan Azerbaycan’a, buradan da Hazar Denizi’ni aşarak Türkmenistan ve Kazakistan’ı takiben Çin’e ulaşan Orta Koridor, Kuşak ve Yol projesinin en önemli bileşenlerinden birini oluşturmaktadır. Türkiye’nin hayata geçirdiği Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Projesi, İstanbul Boğazı’na inşa edilen 3. köprü Yavuz Sultan Selim Köprüsü, İstanbul Boğazı’nın altından geçen Marmaray ve Avrasya tünelleri, Çanakkale Boğazı’nda inşasına başlanan 1915 Çanakkale Köprüsü, bölünmüş yollar, otobanlar, hızlı tren hatları, lojistik üsleri ve tüm iletişim altyapısı; Orta Koridor projesi kapsamında gerçekleştirilen altyapı yatırımlarıdır. Tüm bu projeler, Kuşak Yol Projesi’nin Pekin ile Londra arasındaki bağlantıyı sağlama hedefine doğrudan katkı sunacaktır. Orta Koridor’un sağladığı zaman avantajı ve mevsim etkilerinden bağımsız 12 ay boyunca hizmet verebilecek bir güzergâh olması nedeniyle Kuşak ve Yol projesine çok büyük katkılar sunacağına inanıyorum. Bu kapsamda Kuşak ve Yol projesini, Orta Koridor ile entegre etmek için Çinli dostlarımız ile çalışmaya devam edeceğiz. Karşılıklı saygı ve ortak çıkarlar doğrultusunda sürekli olarak gelişen Türkiye ve Çin ilişkileri 2010 yılında Stratejik İlişki seviyesine yükselmiştir. Şimdi de ʹkazan kazanʹ anlayışıyla gelişen ilişkilerimizi Kuşak ve Yol girişimi ile paylaştığımız ortak gelecek vizyonu doğrultusunda daha üst seviyelere çıkarmayı amaçlıyoruz. Türkiye ve Çin, Batılı ülkelere göre geç kalkınmaya başlamış olmaları nedeniyle ortaya çıkan gelişmişlik farkını 21. yüzyılda kapatmayı amaçlayan ülkelerdir. Dünya üzerinde hakkettiği yerleri alması hedefine bu yüzyılda ulaşmak Çinliler için ʹÇin rüyasıʹ, biz Türkler için de ʹTürk rüyasıʹdır. Çin, Çin Komünist Partisinin kuruluşunun 100. yılı olan 2021 ve Çin Halk Cumhuriyeti’nin 100. yılı olan 2049’a yönelik kalkınma hedefleri gibi Türkiye’nin de, kuruluşunun 100. yılı olan 2023 ve 2053 yıllarına ilişkin hedefleri bulunmaktadır. Ülkelerimizi birer refah toplumuna dönüştürmeye yönelik bu hedefler Türkiye ve Çin’in birlikte paylaştıkları başka bir ortak gelecek vizyonudur. İkili ilişkilerimizde artan iş birliği toplumlarımız arası etkileşimi yoğunlaştırmakta ve turizm alanında da önemli kazanımlar sağlamaktadır. Çin’de 2018 yılının Türkiye Turizm Yılı olarak kutlanmaktadır. Bu kapsamda ülke genelinde onlarca etkinlik gerçekleştirilmektedir. Bu doğrultuda Türkiyeʹyi ziyaret eden Çinli turist sayısında da son yıllarda önemli artışlar yaşandığını görmek memnuniyet vericidir. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile birlikte belirlediğimiz "1 milyon Çinli turist" hedefine yönelik yürütülen çalışmalar, iki ülke arasındaki ilişkiyi ileriye taşıyacaktır. Çinli iş insanlarına çağrı Çin ile karşılıklı ticaret hacmini, her iki ülkenin çıkarlarına hizmet etmeye yönelik daha dengeli ve sürdürülebilir bir temele dayalı şekilde mevcut seviyesinin önce iki katı olan 50 milyar dolara, sonra 100 milyar dolara çıkarmanın hedeflerimiz arasında bulunduğu bilinmeli. Bu noktada Çinli iş adamlarını Asya ve Avrupaʹnın kesiştiği nokta ile Kuşak ve Yol projesinin kalbinde yer alan ülkemize yatırım yapmaya çağırıyorum. Unutmayalım ki Türkiyeʹye yapacağınız yatırım sadece 82 milyonluk genç ve dinamik nüfusu ile dünyanın 16. büyük ekonomisine yapacağınız yatırım değil aynı zamanda ülkemizin hinterlandında bulunan 1,6 milyarlık bir nüfusa ve 24 trilyon dolarlık bir gayri safi milli hasılaya yapılan bir yatırımdır. Hepsinden önemlisi Türkiyeʹye yapılan yatırım Kuşak ve Yol projesi ve hepimiz için yeni bir gelecek oluşturma rüyamıza yapılan yatırımdır. Türkiye, Çin ile iş birliğini her alanda geliştirmeye sarsılmaz biçimde bağlıdır. Eğitim alanında ortak üniversiteler kurulması yönünde ilk adımı atarak bu alanda çok daha yakın çalışma yürütülebilecektir. Savunma sanayinde son yıllarda hayata geçirdikleri özgün projeler ile kendi teknoloji ve üretim güçlerini dünyaya ispatlamış Türkiye ve Çin’in bu alanda da iş birlikleri gerçekleştirebileceğini düşünüyorum. Bugün dünya ciddi küresel meydan okumalar ile karşı karşıyadır ve ekonomik küreselleşme derinleşirken, küresel serbest ticaret sistemine yönelik tehditler, bütün dünya ekonomileri için tehdit oluşturmaktadır. Halen tek kutuplu bir dünyada yaşadığımız gibi bir yanlış anlayışın ürünü olan bu tehditler, dünya barış ve istikrarını da zedelemektedir. Türkiye olarak dünya barışı, güvenliği ve istikrarının korunması, çok taraflılığın teşvik edilmesi ve serbest ticaretin sürdürülmesi gibi alanlarda Çin ile aynı vizyonu paylaşıyoruz. Dünyanın çok kutuplu yeni denge arayışı içerisinde olduğu günümüzde bütün insanlığın ortak çıkarını gözetecek yeni bir uluslararası sistem inşasına ihtiyaç olduğu apaçık ortadadır. Bu yeni sistemin inşası sürecinde de insanlık tarihinin en kadim medeniyetleri olan Türkiye ve Çin’e tekrar büyük görevler düşmektedir."
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.