deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

SEN BİR NAMERTSİN… YALAKASIN ve ŞEREF YOKSUNUSUN.

SAĞLIK (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 26.06.2012 - 18:23, Güncelleme: 03.09.2022 - 16:01
 

SEN BİR NAMERTSİN… YALAKASIN ve ŞEREF YOKSUNUSUN.

ʹYÜKSEK AKIL SAHİBİ KLAVYE DELKİKANLILARINA CEVABIMDIR... Şimdilerde moda oldu… Bizimle alakalı bir haber veya köşe yazısı çıktımı 1-2 tane yüksek akıl sahibi eleman hemen klavyenin tuşlarına basıp hep aynı teraneleri zırvalıyor” daha önce nerdeydi… İlçe başkanlığı koltuğu alındı diye bağırıyor” falan falan… Bu yüksek akıl sahibi arkadaşlar sanırım siyaseti bizim olayla başladı izlemeye ki daha önce her satıhta vermiş olduğumuz mücadeleyi, ağababaların değil teşkilatın sözünün dinlenmesi gerektiğindeki kararlı duruşlarımızı, yalakalık yapılmadan da siyaset yapılabileceğini göstermek için kimlere karşı ne mücadeleler verdiğimizi görmemiş, bilmemiş ve anlamamışlar. Görmese ne olur sanki… O muazzam çoğunluğun bir parçası olarak devam eder hayatına… Hani hiçbir şeyden haberi olmayan haberi olduğunda da “Bana ne ya… Onlar halletsin” mahiyetinde bir yaşam tarzını benimsemiş sıradan kişiler olarak. Aslında benimde fazla konuşmamam gerekir… Bir kenara çekilip daha farklı bir görev beklemem gerekir… Yapılanlara karşı emredersiniz padişahım demem gerekir… Hatta hani o 600 kişi olmuş bir HAVUZ var ya oraya benimde dalıp bol bol balık yakalamam gerekir… Benimde içinde olduğum havuzun başına büyük balıkçılar gelmeli hepsi birer olta atmalı ve istediği balığı oradan çekip zamanı geldiğinde kendi kurduğu sofrasında beni afiyetle yemeli. Budur dimi? Böyle olmalı insan… Yani sizin anladığınız insan. 63 gün annesi yoğun bakımda komada yatarken kendisine bir sürü katakulle, geceyarısı operasyonları, masum insanları istifa ettirme, 3-5 kuruş fatura kesmeye devam edicem diye her şeyini kiraya veren adamları karşıma koyma, 3-5 bin tl maaş alacam diye yalakalık yapmaya başlayan bir arkadaş camiasını fişekleme, defalarca Ankara’ ya çağrılma, Genel merkezde önüne koyulan Facebook yazıların, aşağılar tarzda sorgular, her şeyi göze alarak bu adamla seçim kazanırız dediğin adamın haysiyet ve vefadan yoksun karartmaları, gizilden gizliye telefonlaşmalar, sırtında Ankara’ ya taşıdığın sözüm ona vefalının bir sürü yalan-dolanı, 2009 seçiminin rövanşı için iz bırakmadan alttan genel merkeze baskı yapan yüksek makam sahibi şahsiyetin ettikleri ve daha aklıma gelmeyen bir sürü yamuk yumuk işler… Ve şimdi sıra bana geldiğinde “yaptığı ayıp” olan bir anlayış… Yok, kardeşim yok… Sen istediğin kadar yaz, çiz, yorum yap-yaptır beni etkileyemezsin… Takmam seni ve savunduğun zihniyeti. Bana yapılanlar sana yapılsaydı anlardın beni… Bakma yine her şeyi açık seçik beyan etmediğime… Duysan şaşırırsın… Nutkun tutulur… Benle beraber sende başlarsın sövmeye. Sen “Fatmagülün suçu ne” yi izlerken biz darağacına çekildik. 10 yıldır gece gündüz koşturduğumuz partimizde vebalı muamelesi gördük ve bu değirmenin başında da kimin olduğunu sen ve senin gibiler çok iyi bilir. Şimdi buyurun yine seçelim… Daha fazla yara açsın, daha fazla insanlar partisinden kopsun, daha fazla kalkınma tarafı gelişsin dimi… Sen sus… Ben susayım… Oh ne güzel… Sonra sen ne beklentin varsa konuşamıyorsun diye benim adımı başka bir şeye yakıştır… Benim hakkımda düşünmeden, bilmeden, ispat etmeden ne yazıyorsan senin tek adın var; SEN BİR NAMERTSİN… YALAKASIN ve ŞEREF YOKSUNUSUN.ʹ
ʹYÜKSEK AKIL SAHİBİ KLAVYE DELKİKANLILARINA CEVABIMDIR... Şimdilerde moda oldu… Bizimle alakalı bir haber veya köşe yazısı çıktımı 1-2 tane yüksek akıl sahibi eleman hemen klavyenin tuşlarına basıp hep aynı teraneleri zırvalıyor” daha önce nerdeydi… İlçe başkanlığı koltuğu alındı diye bağırıyor” falan falan… Bu yüksek akıl sahibi arkadaşlar sanırım siyaseti bizim olayla başladı izlemeye ki daha önce her satıhta vermiş olduğumuz mücadeleyi, ağababaların değil teşkilatın sözünün dinlenmesi gerektiğindeki kararlı duruşlarımızı, yalakalık yapılmadan da siyaset yapılabileceğini göstermek için kimlere karşı ne mücadeleler verdiğimizi görmemiş, bilmemiş ve anlamamışlar. Görmese ne olur sanki… O muazzam çoğunluğun bir parçası olarak devam eder hayatına… Hani hiçbir şeyden haberi olmayan haberi olduğunda da “Bana ne ya… Onlar halletsin” mahiyetinde bir yaşam tarzını benimsemiş sıradan kişiler olarak. Aslında benimde fazla konuşmamam gerekir… Bir kenara çekilip daha farklı bir görev beklemem gerekir… Yapılanlara karşı emredersiniz padişahım demem gerekir… Hatta hani o 600 kişi olmuş bir HAVUZ var ya oraya benimde dalıp bol bol balık yakalamam gerekir… Benimde içinde olduğum havuzun başına büyük balıkçılar gelmeli hepsi birer olta atmalı ve istediği balığı oradan çekip zamanı geldiğinde kendi kurduğu sofrasında beni afiyetle yemeli. Budur dimi? Böyle olmalı insan… Yani sizin anladığınız insan. 63 gün annesi yoğun bakımda komada yatarken kendisine bir sürü katakulle, geceyarısı operasyonları, masum insanları istifa ettirme, 3-5 kuruş fatura kesmeye devam edicem diye her şeyini kiraya veren adamları karşıma koyma, 3-5 bin tl maaş alacam diye yalakalık yapmaya başlayan bir arkadaş camiasını fişekleme, defalarca Ankara’ ya çağrılma, Genel merkezde önüne koyulan Facebook yazıların, aşağılar tarzda sorgular, her şeyi göze alarak bu adamla seçim kazanırız dediğin adamın haysiyet ve vefadan yoksun karartmaları, gizilden gizliye telefonlaşmalar, sırtında Ankara’ ya taşıdığın sözüm ona vefalının bir sürü yalan-dolanı, 2009 seçiminin rövanşı için iz bırakmadan alttan genel merkeze baskı yapan yüksek makam sahibi şahsiyetin ettikleri ve daha aklıma gelmeyen bir sürü yamuk yumuk işler… Ve şimdi sıra bana geldiğinde “yaptığı ayıp” olan bir anlayış… Yok, kardeşim yok… Sen istediğin kadar yaz, çiz, yorum yap-yaptır beni etkileyemezsin… Takmam seni ve savunduğun zihniyeti. Bana yapılanlar sana yapılsaydı anlardın beni… Bakma yine her şeyi açık seçik beyan etmediğime… Duysan şaşırırsın… Nutkun tutulur… Benle beraber sende başlarsın sövmeye. Sen “Fatmagülün suçu ne” yi izlerken biz darağacına çekildik. 10 yıldır gece gündüz koşturduğumuz partimizde vebalı muamelesi gördük ve bu değirmenin başında da kimin olduğunu sen ve senin gibiler çok iyi bilir. Şimdi buyurun yine seçelim… Daha fazla yara açsın, daha fazla insanlar partisinden kopsun, daha fazla kalkınma tarafı gelişsin dimi… Sen sus… Ben susayım… Oh ne güzel… Sonra sen ne beklentin varsa konuşamıyorsun diye benim adımı başka bir şeye yakıştır… Benim hakkımda düşünmeden, bilmeden, ispat etmeden ne yazıyorsan senin tek adın var; SEN BİR NAMERTSİN… YALAKASIN ve ŞEREF YOKSUNUSUN.ʹ
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.